Kendisine en yakın olan, en sevdiği kişiydi o; göçebe yaşantısının içinde bir kutupyıldızıydı; onun sevgisi, kızı Eliza'nınkinden de, limandan limana geçen upuzun gezginliği boyunca kucaklamış olduğu kadınların herhangi birininkinden de daha gerçekti.