Gönderi

“Eğer küçük bir çocuksun, açlığa dayanman de bu tür sorunlarla yaşaman gerçekten zordur. Fakat bütün bunlar biz de güçlü bir şeyler geliştirdim .lı, derin bir duyarlılık ve insanlara yardımda güçlü bir istek. Bizim çocuklarımızın oyunlarının yaşama biçimimizme ve yapmak istediklerimizle yakından ilgisi vardır. Yine bizim çocukluğumuzda da, elde pek bir şey olmamasına karşın, bizden yoksul ailelere anne ve babamın yardım ettiğini biliyorum. Yani caddede dilenenleri görünce, ben ve kardeşlerim düşler kurmaya başlardık. Bir gün zengin değişeceğimizi, toprağımızın olacağını, toprağımızı ekip, yoksulları doyuracağımıza düşlerdeki. Ve şeker, kahve ya da başka bir şey artınca hemen “yoksul biri geçiyor, bak işte biraz pirinç, biraz şeker“ deriz sözlerini duyardık. Ve hemen dökülenleri eski bir beze sarar, caddeden geçen yoksul birinin alması için pencereden atardık. Bir gün babam işten dönerken dışarı biraz kahve fırlatmıştık. Babam eve girince, bizi azarlayarak şöyle dedi: “Alabileceğimiz bu küçücük şeyi nasıl harcıyorsunuz? Zorlukla kazandığın bir şeyi nasıl dışarı fırlata bilirsiniz“ ve bizi dövdü babam. Ancak yaşadığımız bu tür şeylerden sonra, insanlara yalnızca böyle yardım edebileceğimizi düşündük, anlıyor musunuz?“
·
394 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.