Ancak yerli ve yabancılarla yaptığı konuşmalardan sonra, kurtuluşun hangi yoldan gidilerek sağlanabileceğini kestirmişti. O, yoksul Türk milletinin, teşkilatsız ve başsız olarak bu yola girdiğini, kendi kendine bazı şeyler yapabildiğini görmüş, iyi bir yol gösterici arkasında bu milletin en güç işleri başarabileceğine inanmıştı. Bu yol gösterici de kendisi olabilirdi. Bu takdirde "Münasip zaman ve fırsatta İstanbul'dan kaybolmak, basit bir tertiple Anadolu içine göçmekle bir müddet ümitsiz çalıştıktan sonra bütün Türk milletine felaketi haber vermek" kararını aldı. Halbuki böyle bir hål için durum elverişli görünmüyordu. Çünkü onu sevmeyenler, özellikle basında kendisine karşı cephe almışlardı. Nitekim İkdam gazetesinin 19 Nisan 1919 tarihli sayısında bir "Rütbe düzeltme kararnamesi"nin, onaylanmak üzere padişaha sunulacağı, bu kararname ile Mustafa Kemal Paşa'nın albaylığa indirileceği yazılı idi.
Bu tarzdaki yazılar, Mustafa Kemal Paşa'yı, herhalde bazı kişiler yanında şüpheli duruma düşürmek için yazılıyordu. Ancak padişahın, Mustafa Kemal Paşa'nın kişiliğine olan güveni çok fazla idi.
Sayfa 75
·
35 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.