Gönderi

Ahlak, Mutluluk ve Özgürlük
Farabi mutluluğu, hakikatin ifadesi olan "ma'kûlât âlemine" yakınlık olarak tanımlar. İnsan, hakikati idrak ettiği ve yaşadığı ölçüde gerçek mutluluğa erişebilir. Şehevi zevkler, mal, mülk, makam, güç ve benzeri haz araçları gerçek mutluluk değildir; zira bunlar hem insanın ontolojik mertebesinin altındadır hem de geçiçi oldukları için kaybedildiği zaman insanda elem, keder ve endişeye neden olurlar. İbn sina aynı noktanın altını çizer: "mutluluk, ancak bilgide kemal sahibi olmakla elde edilebilir. Gazali de aynı çerçevede hareket eder ve insanın mutluluğunu ve kemalini, hakikatlerin tam manasıyla keşf ve idrak edilmesinde arar: İnsan ruhuna özgü kemal, onun âlim ve âkil olması ve küllün suretinin, küllideki makul nizamın, ondan fezeyan eden hayrın onda resmolunmasıdır.(...) Ruh mutlak ve şerif ruhani cevherlerle süluk etmeli (...) mutlak iyiyi , mutlak hayrı ve mutlak güzeli müşahede ederek dönmeli, mutlak güzel ile yekvücut olmalı, onun şekline ve heyetine girmeli, onun cevherinde olmalı ve onun yolunda seyretmelidir.
Sayfa 105Kitabı okudu
·
74 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.