Gönderi

68 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 saatte okudu
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Yüz yıllardır biz insanlar kadın-erkek ilişkileri ile ilgili bir sürü fikir belirtmişizdir. İki farklı cinsin iç dünyası ile ilgili yorumlar yapmışızdır. İsabetli olanlar da vardır elbette. Ama kendimizi bile yeterince iyi tanıyamıyorken karşımızdaki insanı, hem de karşı cinsten birini nasıl tanıyabilir, hatta anlayabiliriz ki? Yazar Stefan Zweig, adını hiç söylemediği bir kadının ağzından yazdığı mektupla, kadınların iç dünyasını belki kadınlardan bile daha iyi bir şekilde anlatmış. Yazdığı bazı kitaplarını gereksiz, bazılarını vasat bulsam da, genel olarak Zweig’in yazar bakışıyla hayatı ve insanları farklı bir gözle gördüğünü düşünürüm. Edip ruhu kadın ruhunun inceliklerini anlayacak, yorumlayacak ve üzerine bir öykü yazacak kadar hassastır. Bu kitapta bu hassasiyetle yazılmış işte. Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu, dünyaca ünlü bir yazar olan Bay R’nin gençlik yıllarında taşındığı apartmanda komşusu olan küçük kızın, platonik olarak başlayan saplantılı aşkını anlatıyor. Vurdumduymaz hatta biraz da bohem tarzı bir hayat yaşayan bu ünlü yazarın her anını görebilmek ve yaşayabilmek için olağanüstü bir çaba gösteren küçük kızın hazin hikayesi bu kitap. Saplantılı aşkı öyle bir boyuttaki, hayatını tamamen sevdiği adama endeksleyerek yaşıyor küçük kız. Yıllarca kimseye söylemeden tek başına taşıdığı bu yükün giderek nasıl takıntı halini aldığını ince ince anlatmış Zweig adını bu bilmediğimiz kadının ağzından.  ‘’Sana, beni hiç tanımamış olan sana’’ diyerek başladığı bir mektubu, Bay R’ye yollamasıyla bilinmeyen kadının hikayesini öğrenmeye başlıyoruz. Aslında Bay R’nin hiç dikkat etmediği bu küçük kızın büyüdüğü zaman sevdiği adamla görüşme fırsatı da olmuş. Etrafında bir çok kadın olan ünlü yazarın, aşkının esiri olmuş bu bilinmeyen kadınla da kurduğu münasebet oldukça trajik sonuçlar da doğurmuş. Bile isteye kendini bir kişinin gölgesinde yaşamaya mahkum eden bilinmeyen kadının bilinçli olarak yaptığı seçimler ürkütücü. İnsanın kendi hayatını hiçe sayarak bir başkasına adanması ne derece doğrudur ki? Eğer doğruysa, bunun bir ölçüsü olmamalı mı? Bir yakın dönem hanımefendisinin zarifliği ve güzelliğini kitabın her satırında gördüm.  Bilinmeyen bu kadın ne şahane bir kadındı… Ama saplantılı aşkı çok ürkütücüydü. Aşkı uğruna vazgeçtikleri, kaybettikleri ve asla söylemedikleri yaşadığı şeyin aşktan çok takıntı olduğunu düşündürdü bana. Kendince bir obsesyon geliştirmiş bilinmeyen kadın, yaşadığı kısa süreli ilişkileri bir daha hatırlamayan bu adamı sevmek zorunda mıydı gerçekten?  Tanımak ile zaman geçirmek arasındaki farkı da net bir şekilde gösterdi Zweig. Zira ‘İyi şeyler unutulmaz, seni unutmayacağım’ dedikten sonra bilinmeyen kadını tekrar tekrar unutuyordu Bay R. Hayatının 17 yılını adadığı adam uğruna türlü türlü acılar çeken bilinmeyen kadının mektubu itiraflarla dolu.  Bu itirafları okudukça tek kişilik bir aşkın imkansızlığını, yaşanamaz oluşunu da anlıyorsunuz. Bilinmeyen kadın tüm kitap boyunca yazara olan aşkını ve yazarın hayatını nasıl izlediğini anlatsa da, bu hikayede bahsedilecek tek kişinin, çocukluk aşkına sadakatle tutunan saplantılı aşık bilinmeyen kadın olduğunu düşünüyorum. Stefan Zweig, takıntılı bir ‘kadının’ psikanalizini kendisine hayran bırakacak kadar mükemmel bir şekilde yapmış. Bu kadının girintili düşüncelerinde bizi çıkardığı yolculuğu inanılmaz bir içgörü ile süslemiş. Bu obsesif-depresif kadının tüm ruh halinin tahlilini de hissettirmeden veren Zweig, aslında bazen ne kadar anlamsız şeylerle hayatımızı ziyan ettiğimizi de güzel vurgulamış. Aynı şekilde, bizim için hayati önem taşıyan konuların, başkaları için hiç de önemli olmayabileceğini göstermiş. Uzun uzun anlatılıp, üzerine sayfalar dolusu yorumların yapılabileceği bu novella, insan denen bilinmezin en karmaşık halini bir kez daha görmemizi sağlıyor.  Kısa ama etkili bir kitap okumak isteyen herkese keyifli okumalar…
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022226,1bin okunma
·
85 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.