Gönderi

Renkleri görme yeteneğimizin, primat atalarımızın meyvelerin olgunlaşmış mı yoksa ham mı olduklarını anlama ihtiyacı sonrasında kazanıldığı düşünülür. Renkleri görmeyi başardıktan sonra, bu yeteneğimiz bütün diğer amaçlar için de kullanılabilir duruma gelmiştir. Bu yeteneğimizi haritaları okuyabilmek, karşımızdaki kişinin utançtan kızaran yüzünü görebilmek ya da gömleğimizle uyumlu bir ayakkabı bulabilmek için de kullanırız. Meyveler söz konusu olduğunda da benzer bir durum vardı ortada. Kırmızı ya da yeşil renkler olgunluk durumunu gösteren renkler olarak hâlâ dikkatimizi çekmeye devam etseler de, artık trafik ışıklarında, reklamlarda ya da herhangi bir sanat yapıtında karşımıza çıkıyorlar. Bununla birlikte, doğanın varsayılan rengi olan yeşil, bir yandan da yatıştırıcı, dinlendirici ve hatta boğucu bir renk olarak değerlendiriliyor.
Sayfa 68 - Akılçelen KitaplarKitabı okudu
·
39 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.