Gönderi

320 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 saatte okudu
laf sokan herbie, meraklı violet ve kesinlikle-konuşmayan-bir-kedi
Ben bu kitabı daha önce de okumayı deneyip ellinci sayfa civarlarında yarım bırakmıştım, tekrar elime aldığımda da gerçekten hikayenin beni içine çekmesi biraz uzun sürdü ama o iş hallolunca devamı çok güzel geldi. Vee şimdi incelemeye geçelim! Öncelikle konusu ilgi çekici geldi bana. Bu kasabamsı havası benim favori çizgi filmlerimden olan Esrarengiz Kasaba’yı hatırlatsa da bu kitap daha yumuş yumuş, tatlış bi romandı anlatabiliyor muyum bilmiyorum ama anladınız siz işte :D Karakterler çok iyi işlenmişti. Bay Yumuşakça’ya sürekli laf sokan havalı Herbie, her şeye burnunu sokan Violet, tipik ikonik kötü karakter Yılanbalık… İsimler de bir o kadar ikonikti bu arada. En başta soyadlarının Türkçeye çevrilmiş olması bir tuhaf geldi ama alıştım yavaş yavaş. Ayrıca konuşan kedi çok iyiydi ya. Kitaptaki favori karakterim diyebilirim bence. Az ama öz konuştu, üç dört cümleyle kendine ait bir karakter oluşturmayı başardı helal olsun sana be kedi. Yazım tarzı yormayan ama insana o atmosferi hissettiren türde idi. Yani kolay okunuyor ama ne olduğunu, nerede ve nasıl olduğunu gayet açık anlatıyor size. Arada bir ilginç ironiler falan da vardı (çoğu laf sokucu herbie’den elbette) onlar da hafiften eğlendirdi beni. Bir de kapak ve iç tasarımını çok çok çok beğendim kitabın. Bölüm başı illüstrasyonları çoook şekerdi, puntosu biraz fazla büyük olsa da gelecek kitaplarda normale dönüyor diye duydum o yüzden sorun etmiyorum. Neden daha yüksek vermedin demeyin, puan sistemimi benim dışımda çözebilmiş bir insan yok daha bu dünyada. (ben de çözemedim ama çaktırmazsınız değil mi?) Şimdilik diyeceklerim bu kadar. Bu minnoş kitabı okumanızı tavsiye ediyor, size de “Kitapla, sağlıcakla kalın…” diyerek sonlandırıyorum. :)
Malamander
MalamanderThomas Henry Taylor · Genç Timaş · 20202,538 okunma
·
217 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.