Gönderi

24 Ağustos’ta Mustafa Kemal, dernekler yasası uyarınca, Şarkî Anadolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin tüzüğünü ve yönetim kurulu (Heyet-i Temsiliye) üyelerini Erzurum valisine sundu. Komitenin dokuz üyesinden, aralarında iki Trabzon delegesinin de bulunduğu üç üye, bundan sonraki işlemlere hiç katılmadılar. Başlarında Mustafa Kemal olmak üzere beş üye, 9 Ağustos tarihinde Kâzım Karabekir’e kendisini Heyet-i Temsiliye’ye üye yaptıklarını bildirdiler. Mustafa Kemal bu yazıyı yalnızca ‘üye’ sıfatıyla imzaladı. Kurallara göre belirli bir aşamada resmî olarak komitenin başkanı seçilmiş olduğu varsayılmaktadır, ama bu unvanını yazışmalarda kullanmayıp, ‘Heyet-i Temsiliye adına’ diyerek imzalamıştır. 1927’deki Nutuk’ta ise, aralarında Kürt Mutki aşiretinin reisi ile Erzincanlı bir Nakşibendi şeyhi gibi ‘zavallı insanların’ bulunduğu bir komiteden hiçbir şey beklenemeyeceğini söylemişti. Aslında Mustafa Kemal, Heyet-i Temsiliye’yi de tıpkı temsil ettiği cemiyeti gibi, kendi aracı olarak görüyordu. Yine de her ikisi de Kafkas kökenli olan, Rauf (Orbay) ile Beyrut eski valisi Bekir Sami’nin (Kunduh) kendilerine özgü fikirleri vardı. Üstelik Bekir Sami kongreye katılmadığı halde üyeliğe seçilmişti.
Sayfa 288Kitabı okudu
16 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.