Okuduğum bir kitabın, okurken beni derinleştirdiği, hakkında bilgi veya fikir sahibi olduğum şeyler hakkında paradoks yarattığı, beni sıkıştırıp belki biraz da kabul etmek istemediğim bir takım şeylerle beni fazlaca düşünmeye sevkettiği kitap bana göre nitelik sahibi bir kitaptır.
Bir dostumun da dediği gibi, bir kitabın öncesi ve sonrası olmalıdır kişi için. Eğer kitabı okuduktan sonra zihniniz esnemediyse, görüş alanınız aynı perspektif üzerinde sabit kalmışsa, fikrinize ve bunun doğurduğu bir sonuç olarak da dilinize bir incelik getirmediyse o kitap size pek bir şey katmamış, yalnızca iyi bir film izlemiş gibi ya da can sıkıntısı gidermek için bir hobi etkinliği yapmış olursunuz. O an keyif verir, belki cüzi miktarda katkısı olur. Fakat kitap okuma eylemi bundan daha fazlasını vaat etmelidir okura.
Gelelim kitabımıza:
Sapiens benim için nitelikli bir kitap oldu. İnsan türünün evrimle olan başlangıcından modern çağa kadar geçen süreyi ve sapiens türünün evrimsel, gelişim ve bilimsel tarihçesiyle birlikte, yine Homo sapiens'in ilk başlarda avcılık ve toplayıcılık yaparak sürdürdükleri yaşamlarının daha sonra yerleşik hayata geçmelerini izleyen tarım devrimi, bilimsel devrim ve sanayi devrimiyle modern çağa uzanan bir nevi yaşam kronolojisini 400 sayfalık bir hacimde toplayan adeta bilgi deposu niteliğinde bir eser. Bunula birlikte insan topluluklarının var ettiği devletler, imparatorluklar, siyasi/politik yönetim biçimleri, dinler ve ideolojiler üzerinden derince anlatımlar okuyucuyu sanki zaman yolculuğuna çıkarıyor.
Elimden bırakmak istemediğim, işten eve gitme saatini sabırsızlıkla beklediğim hatta her bulduğum boşlukta okumaya çalıştığım ender kitaplarımın arasına girdi. Bu kitabı okumama vesile olan kitap kulübüme bunun için ayrıca teşekkürü borç sayıyorum.