"...Felsefi olarak varoluşçuluğa, nihilizme ve anarşizme dayanan, Hiedegger,
Nietzsche, Sartre ve Wittgenstein’ın düşüncelerinden beslenen Postmodern
yaklaşım, sosyal bilimlerle sanat ya da edebiyat arasında bir fark
görmez. Modernizm, Aydınlanma döneminde ortaya çıkan temel inanç,
değer ve varsayımları ifade eder ve gelecek hakkında iyimserdir. Bilime,
teknolojiye, ilerlemeye inanır ve güvenir. Gerçek, güzellik ve ahlak gibi konularda birçok insanın üzerinde uzlaşabileceği standartlar olduğunu ileri
sürer. Postmodernizm ise gelecek hakkında kötümserdir, tarihin belirli bir
doğru üzerinde ilerlediğine inanmaz ve gelişme anlayışını reddeder. Sürekli
ve hızla değişen, bölünmüş, kaos içinde ve karmaşık bir toplumsal dünya
anlayışına sahiptir..."
-Sosyolojiye Giriş,Aöf Yayınları-