Lise yıllarımda o yaşlarımdaki duygusallığımla çok etkilenerek okuduğum için, aradan geçen bunca yıl sonra bende nasıl bir etki bırakacağını merak ederek tekrar okuduğum bir kitap. Aynı zamanda Dünya Edebiyat Tarihinde, Romantizm ekolünün en başarılı örneklerinden biri olan kitap.
Yazar Alphonse de Lamartine bu kitapta , henüz çok gençken gittiği İtalya'da, Napoli şehri yakınlarında görüp tanıdığı, fakir bir balıkçı kızı olan Graziella'nın dramatik aşk hikayesini anlatıyor. Kitapta yazar Graziella ve ailesiyle geçirdiği bir kaç aylık süredeki olayları, Graziella ile olan duygusal yakınlaşmasını, yaşanılan yerlerdeki doğa güzelliklerini, muhteşem denecek bir romantizm içerisinde bize aktarıyor. Kitabın tek eleştirilecek tarafı,cümlelerin biraz uzun olması. Ama bu hiç bir zaman okuyucuyu yoracak düzeyde değil.
Baştan sona kadar müthiş bir duygusallık içerisinde yazılmış olan kitabı, okuyanın gözleri nemlenmeden bitirebileceğini sanmıyorum. En duygusuz kişiyi bile alt edebilecek düzeyde satırlar, kitapta mutlaka vardır. Ben yıllar önceki kadar olmasa da, okurken bugünkü geldiğim yaşımda bile çok büyük duygu fırtınası yaşadım. İtiraf etmeliyim ki yazarın son cümlesini yazarken akıttığını yazdığı gözyaşının benzeri olarak, iki damla da benim sağ gözümden kendiliğinden aktı. Bu durum yazarın ustalığından mı kaynaklandı yoksa benim duygusallığımdan mı bilemiyorum. Ama şunu söyleyebilirim ki , Lamartine 'nin dünyanın en büyük romantizm ustalarından biri olduğu aşikardır.
Son cümle olarak, diğer Dünya Klasiklerinin biraz gölgesinde kalmış olan, romantizm ekolünün en güzel örneği olan bu kitabın mutlaka okunması gereken eserlerden biri olduğu düşüncesindeyim ve okunmasını tavsiye ediyorum.