Bir grup rus askeri sibiryanın topografik haritasını çıkarmak için tayganın derinliklerine sefer düzenliyor. Tayga sık ormanları ve geçit vermeyen bataklıkları ile oldukça zorlu bir coğrafyadır. Havanın ise ne zaman ne yapacağı hiç belli olmaz. Bir bakarsın hava güneşlidir bir de bakarsın kar fırtınası başlamıştır. Böyle bir coğrafyada yolunu bulmak, kaybolmadan devam edebilmek oldukça güçtür. Bu şartlar altında yola çıkan rus askerlerinin karşısına Dersu Uzala çıkar. Dersu bu vahşi coğrafyada sürekli dolaşıp avlanarak yaşamını devam ettirmektedir. Bu yaşam Dersu’ya derin bir izcilik becerisi kazandırmıştır. İzcilik becerisinin yanında onun özgeci bir yaklaşımı da vardır. Kendilerini modern olarak gören rus askerleri, ilkel kabul ettikleri bu adamın yüksek insanlığı karşısında çok şey öğreneceklerdir.