Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Tabi bu cümle kitapta Minzar adında cine ait. Kitapta "hidayet ve yükselme" konusu çok güzel açıklanmış. Hidayet, " Allah'a ulaştıran yükseliş yolu." Yükseliş," Varlıkların tekamül veya içsel olgunlaşma yoluyla daha yüksek bir bilince erişmesi. İnsanın yüksek frekanstan düşük frekansa geçişi ise yine Kur'an'da: Gerçekten biz insanı belirlenmiş bir zamanda en mükemmele erişecek biçimde yarattık. Sonra onu düşüklerin en düştüğüne uzaklaştırdık. İnanıp, iyiye ve barışa yöneliş üretenler müstesna. Onlar için kesintisi olmayan ödül vardır.-Tin suresi/ 4-5-6. Ayetler. [Bu ayet bana Merlin Morgan'ın Bir Çift Yürek eseri de aborjinlerin yani müstesna insanları hatırlattı. Düşük frekansta insanlar telepatik olarak konuşamıyor seslerle anlaşmaya çalışırken Altın Çağ ve aborjinler zihin okumayla yani telapatik olarak konuşuyorlardı.] Kader ve yazgı olayını sanırım bu perspektiften açıklamak doğru olacak. İnsanların kaderi uzay-zaman içinde sınırlanması yani Karanlık Çağ'da sıkışıp düşük frekansta kalacağını, yazgı ise müstesna insanlarda olduğu gibi insanın kendini terbiyesiyle frekansını yüksek hali getirebileceği fikrini sunuyor. Kitap farklı yorumluyor, sen okuyunca acaba böyle miydi de ben mi hiç anlamadım, kendince farklı bir bakış ve yorum getiriyorsun. Bence herkesçe okunması gereken bir kitap. Tabi daha çok kuantum okuyup ama uygulamada kendini yetersiz bulanlar için. Allah, göklerin ve yerin nurudur. O’nun nurunun temsili şudur: Duvarda bir hücre; içinde bir kandil, kandil de bir cam fânûs içinde. Fânûs sanki inci gibi parlayan bir yıldız. Mübarek bir ağaçtan, ne doğuya, ne de batıya ait olan zeytin ağacından tutuşturulur. Bu ağacın yağı, ateş dokunmasa bile neredeyse aydınlatacak (kadar berrak)tır. Nur üstüne nur. Allah, dilediği kimseyi nuruna iletir. Allah, insanlar için misaller verir. Allah, her şeyi hakkıyla bilendir.)Nur suresi-35.ayet. Burada ise özellikle doğu batı için: "Doğu ve Batı: Evrenin başlangıcı ve bitişi..." Yani doğu ifadesi büyük patlam big-bang.. Batı bilinen dünyanın sonunun geleceği zaman olarak tanımlanmakta. Tabi ikiside tartışmalı durum gibi görünüyor. Batı için Kur'an'dan ayet ENBİYA-104 için 40 meâl bulundu. Tefhim-ul Kuran (21/ENBİYÂ-104: Bizim, göğü kitabın sahifelerini katlar gibi katlayacağımız gün, ilk yaratmaya başladığımız gibi, yine onu (eski durumuna) iade edeceğiz. Bu, bizim üzerimizde bir vaidtir. Hiç tartışmasız, biz yapıcılarız.) / Ümit Şimşek (21/ENBİYÂ-104: O gün kitap sayfalarını dürer gibi semâyı düreriz. Sonra da, ilk yaratışa başladığımız gibi mahlûkatı tekrar yaratırız. Bu Bizim sözümüzdür; mutlaka yerine getireceğiz.) Sevdim bu kitabı. Bak sayfa 104. te olumlama ile insanlara kuantum mantığının nasıl yanlış aktarıldığı anlatılmakta: "Düşünce dediğimiz şeyin bütün yaradılışın ham madesidir." Akabinde bir açıklama yapar kitap: " Eğer düşünce yaratmanın tek kaynağı olsaydı insan düşüncesini kullanarak dünyada dilediği her şeyi çabucak yaratabiliyor olamaz mıydı?" Bunun mümkün olmadığını biliyoruz. Bu nasıl açıklanırdı o zaman? "Zaman boyutundaki farklılaşmayla açıklardık."dedi. [Kişisel gelişim out oldu gitti.] Kitabın kahramanlarından Kenan yine bu konuyla alakalı açıklama patlatıyor: "Beyindeki nöron hücreleri, hücresel yapıyı oluşturan elektronların içine foton temelli bilgi yazıp okuma amacı ile kullanılıyor."Hücreler yine bunu yine fotonlardan oluşan ışınlar üreterek gerçekleştiriyorlardı. Nöronlar bilgiyi temsil eden , doğru foton dizilimini oluşturup ışıyınca ürettikleri fotonlar kuantum tünellemesi yoluyla elektronların iç evrenine yazılmaktaydı. " Bütün bunlar ışık hızında gerçekleşiyor." "Beyindeki en düşük etkileşim hızı ışık hızıdır. Buna rağmen yaşadığımız dünyada ışık hızı en yüksek hızdır ve maddesel olayların tümü ışık hızından çok ama çok daha düşük hızlarda gerçekleşmektedir. Beyinsel faaliyetlerin hızı ile dış dünya olaylarını kıyaslarsak beynin içindeki bir gözlemci için, dış dünya olayları aşırı yavaş çekimde gerçekleşmektedir. Bu nedenle düşüncenin madde evrene olan yansımaları, genişleyen zamanla beraber gerçekleşir. Çünkü hız, ışık hızından gözle fark edilebilen dünyevi hızlara düştüğünde zaman da genişlemiş olur. Düşüncemizde saniyelerle yarattığımız gerçekliklerin madde dünyasında yaratılması günler, aylar, yıllar hatta yüzyıllar sürebilir. "Beyinde yaratılmış olanın madde dünyasında gerçek olması her zaman daha uzun zaman alacaktır..." "Bunun nedeni madde dünyasındaki ortam hızıyla ile beyindeki ortam hızı arasında büyük bir fark olması. Bu hız farkı her ikisi arasında bir zaman boşluğu yaratıyor."
·
11 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.