Kitap, çaresizlik içinde kalmış, umudunu ve kendine inancını kaybetmiş toplumlara, nereden başlayacağını, nasıl daha özgür, eşit bir toplum yaratılabileceğinin toplumun sadece birinin değil bütün kesimlerinin refah seviyesinin yükselebileceğinin umudunu veren ve yolunu gösteren bir kaynak niteliğinde. Özgürlüğünü kısmen kazanmış, çorak topraklarda yoksulca yaşayan Finlandiya halkının, toplumun tüm kesimlerinin kenetlenerek yükselişini çok akıcı bir dille aktarıyor.
Günümüzde tarım üretimi bitmiş, köylüsü perişan, adaleti yozlaşmış, eğitimde içler acısı bir durumda olan, zengin fakir arasındaki uçurumun giderek arttığı ve insanların günden güne cahilleştiği toplumumuzda bu kitaptan çıkarılacak çok fazla ders olduğu kanısındayım.