Suçlar ve cezalar hakkında da beccaria şöyle diyor "adalet sözcüğüyle sadece bireysel çıkarları birleştiren zorunlu bağı amaçlamaktayım.bu bağ olmasaydı, toplumsal yaşam, eski kaos dönemlerindeki gibi çözülüp dağılırdı.bu bağı sağlama zorunluluğunu aşan bütün cezalar, doğaları gereği haksızdır, hukuka aykırıdır. "
Burada yazarımızın öncelediği bireysel çıkarların çatışmasızlığının sürdürülmesidir. Bu açıdan hukuk bir ticaret anlaşması, adalet satılan bir meta olarak görülmüş sonucunu çıkarmamız mümkün.öyleyse bireysel çıkarları bağlama önceliği üzerine inşa edilmiş bir hukuk sisteminde suç kavramından anlamamız gereken nedir?