Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

720 syf.
9/10 puan verdi
Başta Franz Kafka aşığı olduğumu söylemekle başlıyorum. Bu yüzden hayal dünyamda çok büyük yere sahip. Siteye ilk üye olduğum zamanlarda arkadaş olduklarım bilirler. Virginia Woolf ile Kafka'yı evlendirdiğimi ve onların çocuğu olarak hayal yaşadığımı :D Neyse bu bilgiden sonra, bu kitap yüzünden Kafka’yı babalıktan reddetme kararı aldım. :D Nedenini anlarsınız okudukça. Spoi kelimesinden nefret ediyorum dostlar ama detaylar var. Ona göre okuyun sonrasını. Kitap, Kafka'nın yaşam hikayesi resmen. Yakın dostu Max Brod ile , aile ilişkileri, hastalıkları, ofis stresleri ve daha birçok şey. Felice’ye mektup değil günlük yazmış sanki. Kitabın önsözünde de Felice’ye ile 1912 yılından 1917 yılına kadar mektuplaşmalarının olduğu, Felice’nin 1960 yılında para karşılığı Kafka’nın yazdıklarını bir yayınevine sattığı( maddi sıkıntıda olduğu için 8000 dolara satmış ) bilgisi yer alıyor. Gel gelelim bizim Kafka'ya . O kadar dengesiz ruh hali var ki... Felice'nin daha sonradan açıkladığı mektup yazamadığı günler var. O günlerde Kafka triplere giriyor “bana yazmadın sevmiyorsun beni artık bitti yazma” gibi. Felice’nin açıklamalarından sonra ise bu sefer yalvarışlar, yakarışlar, pişmanlık dolu cümleler... Katlanılması zor bir adammış Kafka. Sonra evlenme kararı alıyorlar. Bu sefer de Kafka “ben zor bir adamım, benimle aynı evde yapamazsın, seni de hasta ediyorum kendim gibi” cümlelerini başlatıyor. Hatta boğaz iltihabı olan Felice’nin, bu hastalığından kendini sorumlu tutuyor. Bu kadar saplantı fazla gerçekten ama tüm bunlara rağmen ne mi yapıyor? Felice’nin yakın arkadaşı Grete Bloch ile yazışmaya başlıyor. Üstelik kimileri tarafından fiziksel yakınlaşma da olduğu iddia ediliyor. Hatta Grete Bloch , Max Brod'a bir mektupta çocuğundan bahsetmiş. Brod, o çocuğun (7 yaşında iken ölmüş) Kafka’nın çocuğu olabileceği kanısında bulunuyor. Artık burası meçhul. Bu olay gün yüzüne çıkıyor. Felice, Bloch, Kafka yüzleşiyor. Bu yüzleşmeden sonra 3 ay mektup yok. Sonra ara ara yazarak, tekrar eskisi gibi yakın olmasa da mektuplar devam etmiş. Mektuplar esnasında baştan itibaren eserleri; Dönüşüm, Amerika, Yasa Önünde, Ceza Kolonisinde eserlerini yazmış. Ayrıca , Yargı hikayesini Felice’ye ithaf etmiş. Dava eseri ise Elias Canetti tarafından bazı yerlerin, bu üçlü yüzleşmeyi anımsattığı iddiasını öne sürmüştür. Son mektuplar genelde yazılan eserler ve onların dağıtımı ile ilgili(akrabalarına). Son olarak tüberküloz teşhisi konulduğunu açıklıyor mektubunda Kafka ve burada sonlanıyor. Genel anlamda beni kastı biraz bazı yerler. Ama o kadar mutluyum ki Kafka’nın gizli yanlarını da görmüş oldum. Okuyacaklara kolaylıklar dilerim. Şu şarkıları da ekledim. ( Bu M83’e bayıldım :D) youtu.be/fIY64norZqY youtu.be/sWsUNbdc5IM
Felice'ye Mektuplar
Felice'ye MektuplarFranz Kafka · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2016643 okunma
··
202 görüntüleme
Ö. S. A. okurunun profil resmi
Kafka, Milena'ya da yazmış Felice'ye de öyle mi? Yani yazarsın büyüksün eyvallah da, sen yapma bari:D keyifli bir inceleme olmuş:)
1 önceki yanıtı göster
Esther. Sema okurunun profil resmi
İlk aşkı bu :) sonra Milena çıkmış piyasaya:D teşekkürler ;):)
10 sonraki yanıtı göster
Bu yorum görüntülenemiyor
Merve Nur okurunun profil resmi
"Yanımda yürüyordun Milena, düşünsene yanımda yürümüştün. Eğer mutluluktan ölünüyorsa bu benim başıma gelmeli." Kelimelerini görüp vay be demiştim sevgiye bak. Şimdi de yok artık demek istiyorum. Bu kelimeleri yazan adam bile böyle ise vay halimize. :D
Esther. Sema okurunun profil resmi
Nazım Hikmetten sonra kimseye şaşamıyorum:)
6 sonraki yanıtı göster
Bu yorum görüntülenemiyor
Necip G. okurunun profil resmi
Milena’ya mektupları okurken Milena’ya hem acımış hem de sabrına hayran kalmıştım. (Kafka gerçekten zor adam) Kaldı ki Kafka, Milena karşısındaki çaresizliğini fazlasıyla hissettiriyordu. Şimdi incelemenizi okuduktan sonra Felice için ne hissetmem gerektiğini bilemedim:) Ancak ‘aşk’ ve ‘ilişki’ dışında kalan ve Kafka’yı ‘ele veren’ diğer mektupları okumak ilginç olabilir. Kaleminize sağlık...
Esther. Sema okurunun profil resmi
Babaya Mektup 'u da okudum. Onda da benzer aşk ve ilişki olmasada. Malum baba kavramı çok sıkıntılı Kafka için Dönüşüm'de de var bu. Başka da mektubu yok zaten :) teşekkür ediyorum.
Bu yorum görüntülenemiyor
Kitap Kâşifi okurunun profil resmi
İnsanların özel hayatına girmemek lazım, diyeceğim ama, özel hayat mı kaldı günümüzde. Artık ne de özel hayata saygı var!.. Kafka bu mektuplarını asla bısıp satmamıştır yaşadığında. Fakat öldükten sonra, birileri kirli çamaşırlarından para kazanmak istemiş anlaşılan. Yazarların aslında hayatları, inançları, bizleri aslında ilgilendirmemeli, ama malesef önümüze atıyorlar ve bizde olaylara objektif bakamıyoruz. Çünkü insan kendini değil, başkalarını yargılamayı ve horlamayı sever. Böylelikle kendi kusurlarından kurtulduğunu sanır. Sözüm size değil, genelleme bir fikir sundum. Sevgilerle...
Esther. Sema okurunun profil resmi
Yazarların günlükleri de genel anlamda böyle habersiz izinsiz ve ölümünden sonra. Yapılacak pek de bir şey yok maalesef.:/Sevgilerle
11 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.