Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

112 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Osman Şahin'in bu eseri, okuduğum bir önceki kitabı olan Ölüm Oyunları'nı andırıyor biraz: bu kitapta da Osman Şahin o güzel, kıvrak kalemiyle yine Toroslarda yaşayan insanların hikâyelerini ve bir kez daha ölen, öldüren insanları anlatıyor. Bu kitap 2010 yılında basılmış. Yazar hikâyelerinde genel bir tema olarak Toros insanlarını, yörükleri, arapları, kürtleri anlatıyor. OKuduğum üçüncü kitabı olduğu için ortak noktalar olarak geleneklerin ağırlığı, etkileyiciliği, belirleyiciliğini; medeni denen yaşam biçimden uzakta, kendi kendine yaşayan ve kendi topraklarının kanunlarıyla hayatta kalan insanların suçlarını, kötülüklerini, hayatta kalmak isterken suç işleyerek tökezlemelerini ama bir yandan da bu suçla gurur duyarak büyüklenmelerini anlattığını söyleyebilirim Osman Şahin'in. Burada medeni olan şey, yani yasalar, yani şehir, yani kendi geleneklerinin var olmadığı bir yer ve zaman, devlet ve onun yasaları olabilir. Osman Şahin'se devletin az olduğu, az hissedildiği, yasaların yetişemediği, insanı dönüştüremediği veya dönüştürmediği yerlerde insanın acısını, intikam hissini, suça yönelişini anlatıyor. Bunu yaparken bunların tam karşısında duran insanları da hikâyelerine katarak bu ölüm dolu, intikam, kin dolu yerlerde insaniyete çağıran sesler, karakterler koyuyor ortaya. Kitap çok etkileyici bir intikam öyküsüyle başlıyor: Kitabın son öyküsüne dek ölüler ve cesetler baş roldeler. İlk öyküde kanlısı Hamey'i öldüren Miran'ın korkutucu öyküsünü şiirselliğe de uzanan bir dille okuyoruz. Öykü ilginç; Hamey'in intikam amacıyla ardıç ağacından baş aşağı asılan cesedi son satırlara kadar çürüyor, bozuluyor, kokuyor ama öyküden asla çıkmıyor. Miran'ın dinmek bilmeyen kini kadar net bir şekilde hissediyoruz bu çürümeyi, ama toprağa kavuşmak isteyen, unutmak ve toprak olmak isteyen bir cesedin inleyişi bu. İkinci öyküde Osman Şahin bu sefer bir başka ölünün, başka bir cesedin öyküsünü anlatıyor: "Sarı Yatakta yaşlı bir adamla evlendirilmiş genç bir kızın otopsisi yapılacak, katil belli, otopsi için eşin rızası gerek, ama töreler bir erkeğin cesedine dahi olsa karısına başka erkeklerin bakmasına öfkeleniyor. İlk iki öyküden sonra yazarın Ölüm Oyunları kitabında da gördüğümüz bir şey oluyor: bu sefer Yörüklerin sözlü geleneklerinden ağıtçılarla ilgili üç öykü okuyoruz. Bey Analar denen üç ağıtçı kadının sözlerini dinleyerek, birbirinden bağımsız ya da birbiriyle ilişkili hikâyeler okuyoruz: fransız işgâli, ihanetler; kavuşamadan savaşta ölen sevgililer ve her bir yandan bu kötülüklerin, ölümlerin ağıdını söyleyen Bey Analar. Osman Şahin böylece öykülerinin sadece bir yazarın hayal gücü değil, bir geleneğin, kültürün, belki kaybolan bir zamanın da taşıyıcısı olduğunu gösteriyor. Kendi adıma bu yönünü beğeniyorum yazarın. Kitabın son öyküsü Çatal Celal ise kitabın genel atmosferinin, temalarının dışına taşan güzel bir hikâye ama yeri bu kitap değil; çünkü sevinç dolu, komik, hafif öyküsüyle Çatal Celal kitabın ölüme, cesetlere, kine, çürüyüp gitmesi gereken geleneklerin çürük kokusuna ve bu kokunun aslında devletin oralara erişmezliğine, oraları ihmal etmişliğine dek uzanan yaklaşımına dokunmadan geçip gidiyor; bizi ciddiyetle bakmaya çağırdığı topraklara, adetlere, insanlara ve onların yalnızlığına, gelenek ve töreleri tarafından istismar edilmişliğine sanki ara vererek, tebessüm etmeye çağırıyor gibi, ve işte bu da kitabın çok iyi bir eser olmasını engelliyor kanımca. Ne olursa olsun, Osman Şahin kesinlikle çok iyi bir yazar. Her şeyden önce bu sıcak, kıvrak kalem çok güzel karakterler yaratabiliyor; bu dil kesinlikle olgun, güzel bir dil, hangi hikâye olursa olsun canlı canlı resimler, görüntüler dikiveriyor önümüze; gerçekten de küçük bir dere gibi, taşlara, kayalara çarpa çarpa, üzerlerinden heyecanla akarak yoluna gidiyor Osman Şahin'in öykü dili. Bu yüzden kesinlikle yazarı ve eserlerini okumanızı öneriyorum. Herkese iyi okumalar.
Darağacı Avı
Darağacı AvıOsman Şahin · Can Yayınları · 201093 okunma
··
60 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.