Farklı şeyler denemek, alışılmışa farklı bakış açısı getirmek, bilim kurgunun eskiye göre konu bulmakta eksiklik çektiği şu dönemlerde ihtiyaç duyulan asıl şeymiş. Illuminae, okurken kendinizi bambaşka bir havada hissetmenizi sağlıyor. Size teslim edilmiş, gizli dosyalar, yazışmalar ve bir yapay zekanın "deliliği ve insanlığını" ortaya koyan bir doküman Illuminae, ve bu doküman içinde farklı bir bakış açısından çok daha fazlasını barındırıyor. Bir konunun içeriği kadar ele alınmasının da ne kadar önemli olduğunun en önemli kanıtı Illuminae diyebilirim. Galaksilerarası savaş bilim kurgunun çok sevdiği ve fazlasıyla işlediği bir konu olmuştur hep. Illuminae, bizleri 2575 yılına, uzayı hakimiyeti altında tutan iki megaşirketten birinin bir diğerinin gezegenini yok etmesiyle başlayan bir galaksilerarası savaşa götürüyor. Illuminae, alışılagelmiş kategorileştirmenin dışında kalsa da ana karakterlerimizin olduğunu söyleyebiliriz. Illuminae dosyalarının içinde en çok adı geçen iki kişi, Ezra ve Kady, iki liseli genç. Sayfalar ilerledikçe savaşın onlar üzerinde bıraktığı etkiyi ve omuzlarına yüklediği sorumluluğu okuyor olacağız, bunu da gözlem raporları, yazışmalar ve gizli günlük kayıtları üzerinden yapacağız. Konuyu ilgi çekici hale getirmek ve anlatılmak isteneni belgeler çerçevesinde kurgulayarak anlatmak gerçekten büyük bir yenilik. Aynı zamanda büyük de bir risk. Illuminae herkese hitap etmeyebilir, normal bir roman gibi okunacak bir eser değil çünkü. Benim için oldukça sürükleyici ve hızlı ilerledi. Kaufman ve Kristoff ortak çalışmaları ve derin araştırmaları sonucu ortaya çıkan hikayeyi o kadar güzel sürüklemişler ki merak unsuru kitabın hiçbir yerinde düşmüyor. Sayfalardaki yerine uygun tipografik düzenlemeler okurken yeri geliyor sizi kitabı sağa sola çevirmeye itiyor. Bazı sayfalarda yalnızca bir veya birkaç kelime kullanılması, renklendirmelerin ve ilüstrasyonların mükemmelliği romana ritm katıyor. Aksiyon ağırlıklı bir romanda ritm belki de en önemli unsurdur. Gerçeğin peşinde koşmayı ve takip edilmesi zor olan yolu bizlere bambaşka açılardan gösteren bir roman Illuminae. Ve öyle sürükleyici ki 600 sayfalık kocaman roman birkaç saatte süratle bitiyor. Yalnızca türün hayranı olanların değil, tüm okurların edebiyata farklı bir bakış açısı katan bu eseri okumaları gerektiğini düşünüyorum.

IlluminaeAmie Kaufman · Pegasus Yayınevi · 20172,674 okunma

·

7 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Berkecan