Kaldırım taşlarını saymaya, çizgilere basmadan yürümeye dahi vakti olmayan, bir martıya simit yediren canım ülkemin bir bebek gibi kundağında, ana kucağında tutsak edilmiş çaresizliğiyle biz… Aynada gördüğü suretin arkasındakinden habersiz… Ruhun varlığına inanan ama onu asla tanımaya yeltenememiş ve samimiyetsiz… Su, bitki örtüsü, hayvanlar ve biz… Suç hep başkasının, zalim daima galip; atmosfer, makyajı akmış kadın gibi hıçkırmakta ve penguenler hali hazırda kimsesiz.
Nur Neşe Şahin, Haziran 2016