Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

19 Mayıs
Ali Şamil. 1 metre 10 santimdi. Bildiğin cüce. Enver paşaya hediye edilmişti. Köle gibi. Zoraki “soytarı” yaptılar onu… Garip garip kıyafetler giydirdiler. Kadınları çocukları falan güldürdü. Birinci dünya savaşında çarşı karışınca, Enver paşa apar topar İstanbul’dan ayrıldı, biraz da onları eğlendirsin diye Vahdettin’in kızı Ulviye Sultan’ın sarayına verdi Ali Şamil’i… Sultan’ın eşi İsmail Hakkı bey mert adamdı, tavla arkadaşı yaptı bu küçük insanı, ezdirmedi, alay ettirmedi, kolladı. Gel zaman git zaman… Milli mücadele başladı. Yurtseverler Anadolu’ya akıyordu. Padişah’ın damadı İsmail Hakkı bey de, onlardan biriydi. Eşinden bile gizlemek zonında olduğu niyetini Ali Şamil’e çıtlatmıştı, güya vedalaşmak için… Pişman oldu. Çünkü, kocaman yürekli küçük insan, alenen tehdit etmişti, ya beni de götürürsün, ya da niyetini Sultan’a anlatır, senin gidişini de engellerim! Kuştüyü yataklarını, bi kuşsütü eksik mutfaklarını geride bırakıp, sahte kimlikler ve köylü kıyafetleriyle maceraya atıldılar, işgal kontrollerini aşıp, Adapazarı üzerinden Ankara’ya ulaştılar. Haberi vardı Mustafa Kemal’in… Çağırdı. Gittiler. Hayatımın en unutulmaz akşamıydı dediği akşamı yaşadı Ali Şamil… Mustafa Kemal’le kadeh tokuşturdu. Sonra, üç sene, İsmail Hakkı bey nereye, Ali Şamil oraya, kah su taşıma, kah telgraf, kah boyu kadar tüfek, elinden ne geliyorsa ama, hep cephede… Kelle koltukta yaşadı, İzmir’e girenlerin hemen arkasındaydı. istiklal Madalyası aldı. Nedir dersen… Günümüzün gönüllü soytarıları kavrayamaz. Bu ruhtur, 19 Mayıs. Ve, Osmanlı’da “gülünen” Ali Şamil… Cumhuriyet’te “Güler” soyadını aldı. 9 Eylül’de girdiği İzmir’den ayrılmak istemedi, Basmane garında memur yaptılar onu. Neticede vade doldu, rahmetli oldu. Kokluca’da yatıyor. Rahat uyu, aslan yürekli cüce. Görecekler gene… Boyundan bosundan utanmayanlardan ibaret değildir bu ülke!
Sayfa 9 - DoğanKitabı okudu
·
11 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.