Açlık, yoksulluk, çaresizliğin sinema tadında anlatıldığı akıcı diliyle okuru romanın içine çeken, feodal düzenin doğuda ne denli güçlü bir yapıda olduğunu ve bu düzenden kurtulmanın tek çaresinin okumak olduğunu bir çocuğun ağzından anlatan etkileyici bir roman. Kitabın sonunda kürt asıllı şarkıcı sivan perwer'in anadilinde şarkı söylediği için her yerde aranması ve yutdisina kaçmak zorunda kalması anlatılmış. Belkide sivan perwer'in hayatından yola çıkılarak tüm doğu coğrafyasının hata Anadolu coğrafyasının çekmiş olduğu çileler, cumhuriyetin bu bölgelere giripde agaligin hakkından gelememesi anlatılıyor.