Eser, anarşizmin genel bir ifadesi ile başlar. Yazar hemen akabinde anarşizm ve anarşi kavramlarını eni boyu izah etmeye çalışmıştır. Anarşizmin, anarşi olmadığı başarılı bir şekilde izah edilmiştir. Eserdeki ana tema; avcı-toplayıcı toplumlardaki anti-hiyerarşik yapının incelenmesidir. Avcı-toplayıcı yaşam şekli anarşizmin ana ve asli hayatı idame önerisi olduğundan kitapta kalem kalem incelenmiştir.
Arkaik avcı toplayıcı halklar;
Inuitler, Sanlar, Pigmeler, Aborjinler, Yuroklar, Lugbaralar, Konkombalar, Tivler, Tongalar, Anuaklar, Ibolar, Yeni Gine Yerlileri, Ifugaolar, Nuerler, Samekler, Imazighenler (Berberiler), Santallar başlıkları altında incelenmiştir.Yazar bu halkları anarşist bir yaşamın olabilirliğini ispat için irdelemiştir. Ayrıca yazar; Pastoralizm (çoban halklar) ve Amiş toplumunu da incelemeyi ihmal etmemiştir.
Yazar inceleme yaparken bir konuyu gözlemlemekten ise kaçınmıştır. Bu da, herhangi bir hiyerarşik sınıfın olmadığı bu arkaik toplumları birarada tutan yegane unsurun dini inanışlar olmasıdır. Ceza ve suç kavramının kesinlik kazanmadığı bir toplumda önde gelen kişiler kabileleri bir arada tutmak için dini veya metafizik öğeleri kullanmak durumunda kalmıştır. Büyücülük-cadılık-şamanlık kabilenin geleceği için mecburen korkutucu bir araç olarak kullanılmıştır. Kabile kurallarına uymayanlar metafizik yeteneği bulunduğuna inanılan "yaşlı bilgeler" tarafından lanetlenmişlerdir.
Yukarıda değindiğim avcı-toplayıcı halklardaki dinsel yaşantı anarşizm teorisyenlerinden Bakunin'in ilgisini pek çekmemiştir. Hatta Bakunin, Tanrı ve Devlet kavramlarının karşısında olmuştur. Bir diğer büyük anarşizm teorisyeni olan Kropotkin ise tam tersi Amişlerden (anabaptistler) etkilenmiştir. Dünyada halen anarşizme en yakın yaşam tarzı kanaatimce Amişlerde görülmektedir. Ama ne hikmetse anarşistler bu halkı görmezden gelmektedir. Belki de sebep; dini bir örgütlenme olmalarıdır.
Kitapta ifade edilen kabile kavramı, bizlere sinema filmlerinde ifade edildiği gibi ormanda yaşayan ilkel insanları çağrıştırmamalıdır. Yukarıda ifade edilen halkların nüfusları 5.000 ile 45.000 kişilik gruplardan oluşmaktadır. Yine kitapta genişçe yer verilmese de kızılderililer de büyük bir avcı-toplayıcı halktır. Batı medeniyetinin istila ve katliamına maruz kalmadan önce sayılarının 70 milyon! olduğu bilinmektedir.
Kitap anarşizm felsefesini merak edenler dışında fazla merak uyandırmayabilir. Anarşizmin genel kuralları açısından da doyurucu bilgiler içerdiğini de söyleyemeyeceğim. Eser, günümüz itibari ile basımı yapılan bir kitap değildir ama yayıncı, yazar ve çevirmenin özel izni ile dijital ortamda ücretsiz okumaya sunulmuştur. Keyifli okumalar dilerim.