Mitolojiye ve tarihe olan merakımdan dolayı okumak istediğim kitaplardan biri olan Ramayana, Hintlilerin üç büyük destanı arasındadır. (Diğer ikisi Marabharata ve Harivamşa'dır.)
Ramayana, Hint ozanı Valmiki tarafından epik vezinle 7 bölüm ve 24.000 beyit olarak yazılmıştır.
Konusu klasik destan türüne örnek olacak şekilde kahramanlıklar ve iyi ile kötünün savaşıdır.
Üç büyük versiyonu bulunur:
1- Batı Hint Versiyonu
2- Bengal Versiyonu
3- Bombay Versiyonu
Anlatıldığı toplumların ahlak anlayışına bağlı olarak değişik biçimlerde anlatılmıştır.
Eserin 1. ve 7. bölümleri sonradan eklenmiştir. Aslında gerçek destan 2. ve 6. bölümler arasıdır. İnanışa göre en büyük tanrının İndra olduğu görülür. Ana kahraman Rama ise tanrı Vishnu’nun yansımasıdır. Fakat çoğunlukla insan formundadır. Sadece 1-7 bölümlerde Vishnu olarak gözükür.
Destanda onur, güzel ahlak, temiz kalp, sadakat, sevgi ve iyi niyet gibi olumlu özelliklerin savaşı kazandığı ; kötülük, öfke gibi olumsuz özelliklerin ise kaybettiği vurgulanır.
Kitabı okumadan önce yaptığım ufak araştırma sonucu efsanede geçen “Rama Köprüsü” nün (Adem Köprüsü de deniyor) günümüzde araştırmacılar tarafından keşfedilen Hindistan’ın güneyinden Sri Lanka’ya bağlanan bir yol olduğunu öğrendim. Ayrıca ana kahraman Rama'nın savaştığı Ramayana'nın ülkesi Lanka'nın da Sri Lanka olduğunu keşfettim.
Günümüzde hala bu efsaneyi yazan Valmiki’nin hayal gücü ile yarattıklarını mı yoksa yaşanmış olan olayları mı aktardığı tartışılıyormuş.
Benim fikrim; geçmişte yaşanmış olabilecek savaşların anlatıla anlatıla epikleştirilerek abartıldığı. Yani gerçek olan yönlerinin olduğunu düsünüyorum.
Keyifli zaman geçirip, çesitli bilgiler edindiğim bir kitap oldu.