Nazım Hikmet'in cezaevinden üvey oğluna yazdığı mektuplar o kadar etkileyici ki kendimden utandım. Öncelikle oğlunu cezaevinde olmasına rağmen bir yaşam koçu gibi yönlendiriyor, bir öğretmen gibi ödevler veriyor ve çalışmalarını takip ediyor. Doğru yaptıklarını en güzel cümlelerle överek cesaretlendiriyor. Düzeltmesini istediği yönlerini bütün objektifliğiyle eleştiriyor. Ve o kadar çok seviyor ki, üvey oğlu olduğunu çok sonraları kendi söyleyince anlıyorsunuz. Babalık konusunda ders niteliğinde bir kitap, imrenilecek bir dev insan.