"Beni istiyorsun," dedi Noah doğruca, uzatmadan. "Yalan söyleme, duyabiliyorum."
"Bunun bir önemi yok," dedim solurcasına.
"Hayır, var. Sende beni, benim seni istediğim kadar istiyorsun. Ve benim tek istediğim sensin."
Dilim, beynimle savaş halindeydi. "Bugün," diye fısıldadım.
Noah yavaşça, bedenime sürünerek ayağa kalktı. "Bugün. Bu gece. Yarın. Sonsuza kadar." Göz gözeydik, bakışları derindi.
"Ben senin için yaratılmışım, Mara."