Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

114 syf.
8/10 puan verdi
·
3 saatte okudu
Küba'dan ABD'ye göç eden Guillermo Rosales'in şizofreni, politik muhalefet ve mutsuzluk dolu hayatının bir kesiti gibi olan "Felaketzedeler Evi", küçük hacmine rağmen güçlü bir etki yaratıyor, diyebiliriz. Kitapta kendisi de bir yazar olan William Figuares, ABD'de bir bakımevine teslim ediliyor halası tarafından, çünkü şizofren. Figuares'in halası da kendisinden daha önce ABD'ye göç edenler gibi aynı küçük burjuva özellikleri taşımaktadır: konfor düşkünlüğü, başkasının acınacak halinden kendinin iyi haline şükretme vb. Figuares bırakıldığı bakımevinde kısa sürede bize hiç de hoş olmayan bir ortamda kaldığını anlatıyor. Bu tür yerlerde geçen romanlarda karşımıza çıkan tipler bunlar, ama burada üslûp daha sert ve söz sakınılmıyor. Kitap sözünü uzatmadan, olayları sarkıtmadan, çok hızlı yaşanıp biten bir olay silsilesi hâlinde Figuares ve benzeri bütün hayatı becerememişler için aşkın tek yol olduğunu söylüyor. Ancak aşk da heba edilebilen nice şey gibi, çabucak eriyip yok olabiliyor. Buna başkaları da sebep olabiliyor üstelik. Geriye bakımevinde sağa sola işeyen sıçan karakterler ve delilikleri, hayatta tek amacı hasta insanların sırtından geçinmek olan bakımevi görevlileri ve sahipleri kalıyor. Figuares'in yastığının altında sakladığı ingiliz şairleriyle ilgili kitap eser boyunca bize eşlik ediyor. Kendisi de intihar eden Hemingway'in ise defalarca adı geçiyor eserde, çok uzun seneler önce okumuş olmama rağmen Cennet Bahçesi adlı kitabının atmosferinin bu kitaba bir şekilde yakın olduğunu da düşünmedim değil, ancak Hemingway benim için sadece bir avcı; Rosales için, Figuares içinse başka şeyler temsil ediyor gibi. Guillermo Rosales intihar ederek hayatına son vermiş. 47 yaşında yapmış bunu. Yazdığı tek kitap da galiba bu. Rosales'ten geriye aşktan başı dönmüş, zehir dolu, çok sivri ve delilik de barındıran bu tuhaf kitap kalmış. Arka kapakta yazar Thomas McGonigle'ın söylediği "muhtemelen bugüne dek okuduğum en kederli roman" sözü gerçek de olabilir; kurgu olmasına rağmen basitliği ve yalınlığıyla betimleme ve süslemelerden mümkün olduğunca uzak durarak kendisine ve başkalarına yaşatılan, bu insanların, insanların maruz bırakıldıkları zehirlenmenin kendisini bu kadar güçlü hissettirebilmesi düşündürüyor insanı, ve anlaşılan o ki bu gücün temelinde yazarak değil söyleyerek anlatması yatıyor yazarın; sanki birisi bu anlatıyı kasete almış ve sonra yazıya geçirmiş gibi. Çok iyi bir edebiyat eseri olup olmadığını bilemem, ama güçlü bir etki yarattığını söyleyebilirim.
Felaketzedeler Evi
Felaketzedeler EviGuillermo Rosales · Jaguar Kitap Yayınları · 20172,431 okunma
·
37 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.