Uzun zamandan sonra ilk defa bu kadar ağır bir kitap okuyorum.Anlatım olarak Tezer Özlü,Oğuz Atay, Franz Kafka birleşimi olan bir kitap. Boğazınız düğüm düğüm olacak.
İnsan kendinden nasıl kaçar? Kendinden kaçarken nasıl ruhuna kitlenir. Peki insan ruhunu nasıl böylesine kaçarken ikilemlerle boğar. Aslında kitabı kime sorsanız tam manasıyla anlatamaz, sizi tatmin etmez anlattıkları çünkü kitap öylesine doludur ki sadece okuduğunuzda anlayacaksınızdır.
Kalabalıklar içerisinde yalnızken, tek çareniz ölmek midir yoksa bir anlık yaşadığınızı anlamak mıdır? Sorular... sorular size cevapları verecek kadar tatmin edicidir bu kitapta. Karakterin size sorduğu sorulardır Yaşamakta böyledir.En yakınınız aşkınız dediğiniz insanın nefreti size sorgutır hayatı. Tam yaşama sarılmışken en küçük sorunlar bile sizi doyasıya boğar kaçışı başka yerde ararsınız ve hayatınız böyle tekrarlarla devam eder. Aklınıza alınmayacak kötülükler yapmak istersiniz. Yaparsınız ama sonra uyanırsınız. Belkide hep uykudasınız dır ?