Kudüs’ün haritası arş-ı alâ katında. Dünya sınırları olmaz olsun. Olacaksa bile razıyım pasaportuma vurulacak damgaya. Bedeli neyse öderim. Yeter ki olsun. Eğer ezel gününden bir esinti beni bulacaksa feda edilecek her şey o ân-ı seyyaleye feda olsun.
Bu kadar “Olsun!” nidasından sonra arş ihtizaz etmez mi? “Âşıkların âhı, zahidlerin duası olmasa felekler dönmez” derler. Ben âhımdan geçtim çoktan. Âh bir görsem Kudüs’ü, duam olsun. “Ol” deyince oluverir. Olsun.
Hz. İsa’nın yolunu, durunu durağını; Allah'ın selâmı onun üzerine olsun, Hz Muhammed’in makam-ı miracını, Hz. Süleyman’ın duvarını, Hz. Davud’un saltanatını göreyim. Öyle bir seyahat nasip et ki bana ya Rab, güzergâhım sadece mekânda değil zaman içre de olsun.