Evet,garip bir hikaye ile karşı karşıyayız.
Kitap bir psikoloğun günlerini anlatmasıyla başlıyor ardından hastalarından birinin bir mektup getirmesiyle olaylar Butimar'a dönüyor. Ama Butimar psikoloğun aslında rüyalarında gördüğü bir güzel zaten. Kitapta Revan Türk Hanedanlığının son günlerinden bahsediliyor. Soy ağacımı kontrol edip Revan'ı görünce ve bu kitapta da buna tesadüf edince nedensiz bir biçimde bir başka bağlandım kitaba. Hem içerisindeki Azerice konuşmalar ve maniler okurken keyiflendirdi. Kitaptaki imgeler inanılmaz derecede şaşırttı beni çünkü kitaba başlarken öncelikle böyle bir kurgu,böyle bir betimleme ve böyle bir akıcılık beklemiyordum. Kitap ilk bakışta Gayrimüslim ve Müslüman iki gencin aşkını anlatıyor gibi gelse de asıl mesele bunun çok çok uzağında. Ciddi anlamda kafayı taktım Yusuf'un ilgilendiği şeylere. Yazarın sık sık vurguladığı Yusuf ve kuyu ikilemi içinde bulunduğu durumu anlatmaya fazlasıyla yetti. O kadar çok şey var ki içerisinde bahsedilen ben bunların hepsini anlatıp spoiler yağmuruna tutmak istemiyorum sizleri. Fakat kesinlikle şans vermeniz gereken bir yazar ve kitap. Yazarımız gencecik biri. Ve akademik kariyeri de göz önüne alınınca kitabının bu derece enfes oluşunu nasıl sağladığını da anlıyorsunuz. Popülariteye kurban vermediğimiz güzide tatlılıkta bir roman. Aynı zamanda 2015 yılında ESKADER tarafından en iyi roman ödülüne de sahip kendisi. Sevin, sevdirin. Keyifli okumalar..