Kitap Başkomiser Nevzat’ın hikayesinin köküne inse de diğer kitaplarına nazaran tarihi betimlemelerden uzaklaşarak işin polisiye kısmına odaklanmış bir kitap. Kabadayıların ve esnafın lakapları bana Yeşilçam filmlerini hatırlattı, diğer yandan da Beyoğlu’nun mimari, tarhii ve kültürel yapısı olabildiğince doğru tasvir edilmiş. (İstiklal Caddesinin asıl sorunlarına da değinilmiş. Bkz: Gezi Parkı, Demirören gerçeği...) Başta da dediğim gibi daha da ön plana çıkarılmış bir Nevzat gördük bu kitapta. Spoiler vereceğim ama şunu da ekleyeyim, sonu biraz sönük bitti, yani sırf bitirilmek istenmiş ve bitirilmiş gibi. Ama yine de sonuna gelene kadar olan hikaye ilgi çekici. Eğer polisiye, tarih veya gündelik konulardan bahsedilmesini seviyorsanız bu kitap size göre :)