Film çıktığında rahatsız olduğum için gidememiştim. Bu kitabı da sahaf tezgahı karıştırırken buldum ve direk aldım çünkü uzun zamandır aklımdaydı. Yazar sizi alıp İstanbul’u gezdiriyor. Bildiğiniz o İstanbul sokaklarına farklı bir bakışla bakıyorsunuz. Kitapta iki farklı kişinin ağzından kendi hikayeleri anlatıyor. Yazarın dili çok farklı yani nasıl desem duygu dolu böyle içi dolu dolu cümleler ama aynı zamanda bir o kadar da sade bir dili var. Yazar filmlerinden edindiği bir deneyimle her şeyi o kadar güzel anlatmış ki. Gözünüzde her şey canlanıyor. Kitabı okurken ha şimdi ha birdahaki bölüm derken kitabın sonunda iki kahramanın da ortak noktası geldi. Ortak bir payda da buluştular. Kitabın sonunda yazar zaten kendi ağzıyla kitabı yazarken kendi deneyimlerini kullandığını belirtiyor. Kitabın içinde sadece aşk var. Kadının erkeğe yada erkeğin kadına duyduğu aşk değil sadece aşk. Kime ve neye duyulduğunun öneminin olmadığı bir aşk. Anlattığı aşk kavramı size çok güzel geçiyor. Evet Ya aşk böyle bişi diyorsunuz. Çok güzel altı çizilesi cümleler var. En kusa zaman da filmini izleyip ve yine en kısa zaman da yazarın diğer kitaplarını edinmeyi düşünüyorum.

İstanbul KırmızısıFerzan Özpetek · Can Yayınları · 2014991 okunma

·

13 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Çağla Taşdemir