Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Mu'cizat-ı Ahmediye..
Ebu Saidi'l-Hudrî ve Seleme İbni'l-Ekva' ve İbn-i Ebî Vehb ve Ebu Hüreyre ve bir vak'a sahibi çoban (Uhban) gibi müteaddid tarîklerle haber veriyorlar ki: Bir kurd, keçilerden birisini tutmuş; çoban, kurdun elinden kurtarmış. Zi'b demiş: "Allah'tan korkmadın, benim rızkımı elimden aldın." Çoban demiş: "Acaib, zi'b konuşur mu?" Zi'b ona demiş: "Acib senin halindedir ki, bu yerin arka tarafında bir Zât var ki; sizi Cennet'e davet ediyor, peygamberdir, onu tanımıyorsunuz!" Bütün tarîkler kurdun konuşmasında müttefik olmakla beraber, kuvvetli bir tarîk olan Ebu Hüreyre ihbarında diyor ki: Çoban kurda demiş: "Ben gideceğim; fakat kim benim keçilerime bakacak?" Zi'b demiş: "Ben bakacağım." Çoban ise, çobanlığı kurda devredip gelmiş. Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm'ı görmüş, iman etmiş, dönüp gitmiş. Zi'bi çoban bulmuş. Zayiat yok. Bir keçi ona kesmiş, çünki ona üstadlık etmiş.    Bir tarîkte: Rüesa-yı Kureyş'ten Ebu Süfyan ile Safvan bir kurdu gördüler, bir ceylanı takib edip Harem-i Şerif'e girdi. Kurd dönmüş, sonra taaccüb etmişler. Kurd konuşmuş, risalet-i Ahmediyeyi haber vermiş. Ebu Süfyan, Safvan'a demiş ki: "Bu kıssayı kimseye söylemeyelim, korkarım Mekke boşalıp onlara iltihak edecekler."
Sayfa 145 - Sözler Neşriyat. San. Tic. A.ŞKitabı okudu
·
4 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.