Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

160 syf.
10/10 puan verdi
·
24 saatte okudu
Rastgele karşılaştım bu kitapla. Görüntüsü çekti beni. Sebepsizce bir okuma isteğiyle aldım elime, başladım okumaya. Kısa kısa yedi tane hikayelerden oluşuyor. Hikaye başlıkları dikkatinizi çekiyor önce: Handan Yeşili, Ensesi Sararmış Adamlar, Kara Kedi vs. İlk hikayeye başlar başlamaz bir doğallık kaplıyor her yanı ve bu tüm hikayeler boyunca sürüp gidiyor. Halkın içinden olan olaylar, davranışlar, konuşmalar çokça var. Mahallede, caddede gördüğünüz amcalardan tutun da mahallede o cam kenarında duran ablalarımıza kadar yüzünüzü gülümsetecek kareler bolca var. Vakti çabuk geçirdiğinden midir, biraz hafiflediğimi hissettiğimden midir, kendi içimizden insanları görmekten midir bilmem kitabı okurken ve okuduktan sonra kafam dağılmış ve biraz da buruk hissettim kendimi. Elif, Tina, Tolga hikayesi... Buruk ayrılışımın sebebi bu hikayeydi. Özetleyecek pek bir şeyim yok aslında. Hissettiklerimi özetlemek zor geliyor daha doğrusu. Tolga'ya olan kızgınlığımı ve üzüntümü, ailesine karşı hissettiğim derin nefreti, Tina'ya olan kararsız hislerimi, Tolga ile beraber hikayede hep Elif'in bir yerde çıkmasını bekleyişimi buraya ne kadar aktarsam da az. Bazı şeylerin imkansızlığını gördüm ama o imkansızlıkları da bazen bizim yarattığımızı, eğer bazı şeyleri zamanında yapmış olsaydık imkansızlıkları imkana çevirebileceğimizi belki en açık şekilde burda anladım. Sanırım o yüzden bu kitapta bu hikaye beni daha çok etkiledi. Bu hikaye yazarı da etkilemiş olacak ki arka kapağında şöyle bir cümle geçmiş "Bozkırda Altmışaltı, gülerek memlekete bakıyor... Allah için, Elif'de kolay unutulmuyor işte..."
Bozkırda Altmışaltı
Bozkırda AltmışaltıMustafa Çiftci · İletişim Yayıncılık · 20141,436 okunma
·
40 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.