Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

- Şu örneği düşün: seçim zamanı yaklaşıyor, parti ileri gelenleri, özellikle liderler, memleketin değişik yerlerinde konuşmalar yapıyorlar. - Evet, bu aşina olduğumuz bir durum. - Onun için bu örneği veriyorum. İşi zorlaştırmamak için iki partiden söz edelim: A partisi ve B partisi diyelim ve bunların liderlerine lider A ve lider B adını verelim. - Tamam. - Lider A, eğer kendini bir duruş içinde görüyorsa, bütün konuşmalarını bu duruş içinde oluşturur. Bu duruş içinde hangi olanağa kendini adadığını anlatır ve bu olanağı yaratmaktan nasıl sorumlu olacağını, nasıl, ne zaman, hangi durumlarda hesap vereceğini belirtir. - Örneğin? - Örneğin, lider A, eğitim konusunda ülkenin önümüzdeki on yıl içinde hangi olanaklara kavuşması gerektiğini, bu olanakları yaratmak için neler yapacaklarını, bu yaptıklarının hesabını her yıl, belirli aylarda nasıl vereceklerini anlatır. En önemlisi, eğitim duruşlarının temelinde yatan ilke ve değerleri açık seçik belirtir ve yaptıkları her işte, bu ilke ve değerlere uyulacağına kendini adar. - Hocam, biraz daha somut olabilir misiniz? - Örnek olarak vermek istediğim lider şöyle konuşur: Eğitimde temel ilkemiz insanoğlunun muhteşem bir potansiyel olduğudur. Doğan her bir çocuk yalnız ülkenin değil, dünyanın geleceği için bir potansiyeldir. Bu potansiyeli geliştirmek, insanın olabileceğinin en iyisini olmasını sağlamak, bizim eğitim felsefemizin temelini oluşturur. Ülkenin eğitim sisteminin, ülkenin çocuklarını, en iyi şekilde, bedenen, aklen ve ruhen geliştirmeye olanak sağlamasına kendimizi adamış durumdayız. Bizim eğitim konusunda duruşumuz budur. Bu duruş içinde biz A partisi olarak önümüzdeki 5 yıl içinde şunları gerçekleştirmeye kendimizi adıyoruz… Kendilerini gerçekleştirmeye adadıkları konuları teker teker anlatır; şimdiki durumun değerlendirmesini yapar, karşılaşabilecekleri zorlukları ifade eder ve başarılarının ölçülebileceği kilometre taşlarını koyar. Öğretmen konusunda şu zamanda şunları başarmış olacağız, okulun iç donanımıyla ilgili konuda şu zamana kadar şunları başaracağız, eğitimin yasal alt yapısıyla ilgili konuda şu zamana kadar şunları başaracağız gibi. Tabii ülkenin tek konusu eğitim değildir. O nedenle, ülkenin genelinde nasıl bir duruş içindeler ve bu duruşun altında yatan temel değer ve ilkeleri ne, bunu ifade ettikten sonra eğitim bu genel çerçeve içinde yer alır. Ve lider A, bütün zaman ve enerjisini bu duruş içinde harcar. Bütün zaman ve enerjisini bu duruş içinde harcamak ne demektir biliyor musunuz? Arif Bey, biliyorum ama siz yine söyleyin der gibi bakıyordu yüzüme. Hiçbir politik partinin aleyhine, kişinin aleyhine, şu veya bu polemiğe zaman ve enerji harcamaz. Kendisine, “Efendim, şu partinin lideri sizin için şöyle diyor” diye söylendiğinde “Bakın arkadaşlar, ben A partisinin lideri olarak şöyle bir duruş içindeyim. Bu duruş şu temel değerler üzerine kurulmuştur. Biz parti olarak kendimizi bu duruşun yaratacağı olanaklara adadık. Diğer liderler bu duruş üzerinde konuşacaklarsa, onlarla konuşur işbirliği yaparız. Bu ülke hepimizin. Gemi battığı zaman bir tarafı batmaz. Biz gemi kaptanlığına soyunuyoruz ve bu yönde kişisel bütünlük içinde, hesap vermeye hazırlanıyoruz. O şunu dedi, bu şunu yaptı ile harcayacak zamanımız yok. Hepsi bu kadar. - Peki duruş içinde olmayan lider B nasıl konuşur? -Lider B duruş içinde değil, pozisyon içindedir. -Yani? -Yani, lider B, ülkenin sorunlarına bakış tarzlarının tümünü gözden geçirdikten sonra, mevcut pozisyonlardan birine kendini adar. “Biz sosyalistiz, biz serbest sermayeciyiz, biz ikisinin karışımıyız, biz devletçiyiz” gibi. Yeni olanaklar yaratmak, bu olanakları yaratırken hangi değerler ve ilkeler içinde bulunduklarını ifade etmek akıllarından geçmez veya geçse de önemsemezler. Lider B kendi görüşüne destekçi ararken, lider A yaratmak istediği olanağa katılımcı arar. Lider B “ötekiler” kavramı üzerinde zaman harcarken, lider A, “biz” kavramı üzerinde zaman harcar.
Sayfa 135Kitabı okudu
·
6 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.