Sessiz sakin bir öğrenciyken öğretmenin sorduğu bir soruya cevap veremediği için arkadaşları tarafından alay edilen bir öğrenciydi bir zamanlar. Eve gelip neyin yanlış olduğunu düşündü ve birine ne söylersen o olduğunu fark etti. Yani birine sürekli gerizekalısın dersen o insan gerizekalı olduğunu düşünmeye başlardı. Peki aynı şeyi olumlu şeyler için niye kullanmıyoruz diye düşündü ve " ben dünyanın en akıllı insanıyım " demeye başladı kendisi için. Çevresindeki herkes dalga geçti kendisiyle ama o, vazgeçmedi. Çalışmaya başlayınca kartvizitine " Dünyanın en akıllı insanı " ibaresini koydu. vazgeçmedi inandığı şeyden. İnsanlara eğitim verebilmek için işinden ayrıldı. Bir çok dershane geri çevirdi kendisini referansı olmadığı için. Ama o yılmadı, her seferinde daha büyük bir inançla denedi. Ve kendisinin dünyanın en akıllı insanı olduğunu hatırlattı hep kendine. Ve şimdilerde o insan hemen hemen herkesin tanıdığı ve kitaplarını insanların okuduğu büyük bir isme sahip oldu. Milyonlarca insana eğitim veren Erdal Demirkıran oldu.