Öncelikle Tolstoy'un bu eserinin kendisinin yazdığım ilk ve tek roman olarak adlandırması ayrıntısını unutmayalım. Gençliğinden ta ki Diriliş'i yazana kadar ki bölümünde hayatın anlamını ve gerçeğini aramak olmaya adamış olan yazarımızın bu eseriyle hayata dair büyütüp olgunlaştırdığı tüm düşüncelerini dinsel alıntılarla ve harika bir olay örgüsüyle anlatmış olduğunu görüyoruz. Rus soylu kesimin ne tür bir ahlaksızlık ve insani duyguların tümünden yoksun olduğunu Nehludov karakterini kurban ederek anlatıyor yazarımız. Maslova'ya akıl almaz bir gurur ve asillik bahşediyor. Ve en sonunda vicdan denen şeyin ne kadar önemli olduğunu tüm soğukkanlılığı ile saplıyor hem kalbimize hem de beynimize.