~SpoiTime~
Birbirinin uydusu olan iki ayrı gezegen. Ve her iki gezegene göre o diğerinin uydusu.
Urras zengin yerimiz, Anarres gezegenimiz ise mülksüzlere adını veren anarşizm ile yönetilen yer. Bol kurak toprakları olan Urrasın tam tersi bir çöl.
Bir düzen düşünün ve bunun içinde yaşanmış olan bir başkaldırı. Urras gezgininde yaşayan anarşist bir topluluk olan Odocular Odo denilen bir öncü ile isyan eder ve başka bir gezegende kendi ideolojilerini yaşamaya başlar peki bu ideoloji nasil ve arasındaki farklar ne?
Şöyle ki Urras denilen yerde kadın-erkek ilişkilerinde kadına pek iş verilmez erkekler bu işleri devralır kadınlar süslenir güzel kokular sürerek lüks bir hayat yaşarlar. Tabi erkeklerde öyle ama sorumluluk daha fazladır. Peki bizim mülksüzlerimiz (Anarres) ise kadın-erkek eşittir herkes işleri yapmak zorundadır çöp toplama şu bu her iş ortak yapılır ve kimse yaptığı işten gocunmaz herkes kardeştir isteyen istediği kişi ile birlikte olur evet bir düzensizlik var Çünkü onlar sahiplenmenin en büyük duzensizlik olduğunu düşünüyorlar ve Urrasta her şeyin bir sahibi vardır.
Gel gelelim hikayemize hikaye bir anarresten bir urrastan kesitle devam eder.
Ana karakterimiz Shevek Anarresli bir fizikçi. Çalışmalarındaki göremediği ilgiyi Urrasta bulacağını sanır ve Odonun oluşturduğu 200 yıllık düzende bir çatlaklık olduğunu düşünür. Bunun için arkasında 2 çocuğunu ve çok sevdiği eşini bırakır ve Urrasa gider. Ama orada da isteği şeyleri bulamaz ve asıl değerli olan ailesine kavuşmak için son gücüyle gezegene dönmeye çalışır.
Kitabın bilinen sözü "Vermediğiniz şeyi alamazsınız, kendinizi vermeniz gerekir. Devrim’i satın alamazsınız. Devrim’i yapamazsınız. Devrim olabilirsiniz ancak."
Asıl mesajın burada olduğu vurgulanıyor. Genelde Le Guin'in oluşturduğu dünya ve bunun dobralığı benim ona olan sempatimi arttırmaya başladı.