“Ev ayrı, âdet ayrı” sözünü söylediğimizde ahlaki görcciliğe inandığımızı dile getirmiş oluyoruz. Benzer biçimde, “Peki, tamam, sen böyle düşünüyorsun, ama ben farklı düşünüyorum” dediğimizde de, ortaya yine göreci bir teori atmış oluyoruz; yalnız bu kez konusu bilgi. Her iki durumda da, düşüncenin sonucunun kişiye, yere ve/veya zamana göre olduğunu varsaymış oluyoruz. Yani iyi veya doğru kavramlarının doğası bağlama veya kişiye bağlı oluyor, tarafsız ve nesnel değil, dolayısıyla bilimsel ya da mantıksal olarak da türetilebilir değil.