Hasan Sabbah Alamut Kalesini Cennet bahçelerini daha iyi inşaat etmek için seçmiştir. Alamut kartal yuvası demektir. Sabbah da tıpkı bir kartal gibidir. Çok zeki, kurnaz, avına iyi odaklanan, dikkatli ve en önemlisi vahşidir. Kartalların yumurtlama döneminden sonra yavruların arasında en iri olan kartal kardeşlerini yer. Sabbah da belirli bir konuma geldikten sonra oğlunu, beraber büyüdüğü dostunu ve fedai diye adlandırdığı halkı idealleri için harcamıştır.
Hasan Sabbah'ın ilk amacı insanları cahil olmaktan ve körü körüne inandıkları inançlardan kurtarmaktır.Ama amacının hiçbir işe yaramadığını hatta ona inanların bile yeni arayış içine giremeyecekleri kadar tembel olduklarını öğrenince kendine yeni bir amaç belirler. Bu defa amacı insanları kurtarmak değil kullanmaktır.
Kendine Alamut kalesini seçer ve ince ince kendine göre inşa eder.Fedailere ayrılan bölüm ve insanlara inandıkları gibi bir Cennet olarak ikiye ayırır. Ve çizdiği idealli çok iyi şekilde gerçekleştirir.
Hâla bu dünya da Hasan Sabbah gibi bir sürü örneğin var olduğunu unutmamalıyız. Bizlerde inandığımız şeylere körü körüne bağlanmayıp, tembellik etmeden araştırmalıyız. Akıllarımızı saygı duyduğumuz ve inancımıza yol göstermek isteyen insanların cebine koymamalıyız...
Ve yazar da gerçek olaylardan sapmadan kendince çok güzel kurgulamıştır romanı. At gözlüklerimizi çıkararak okunması gereken bir roman olduğunu belirterek nokta koyuyorum:)