Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

400 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Kitabın kahramanları Ollie ve Moritz ... Birbirleriyle asla görüşemeyecek iki çocuğun hikayesi bu. Mektup arkadaşları.. Mektuptan başka kullanacakları iletişim araçları yok çünkü Ollie'nin elektriğe bağlı epilepsisi var bir nevi elektriğe alerjisi var. Moritz'in ise kalbinde pil takılı yani anlayacağınız bir araya gelirlerse ikisinden biri ölecek. Kitabımız Ollie ve Moritz'in birbirlerine attıkları mektuplardan oluşuyor. Bölüm bölüm birbirlerine attıkları mektupları okuyoruz. Mektuplar aracılığıyla birbirlerine tutunmalarını, sevgiyi, dostluğu ve aşkı öğreteceklerini söylüyorlar ama hikaye bundan çok daha derin ve detaylı. Aslında daha toplumsal bir mesaj vermese de kesinlikle verdiği arkadaşlık ve doğru arkadaşın bizim üzerimizdeki etkisi konusundaki mesajı ile okuduğuma pişman etmeyecek bir kitap oldu benim için. Özellikle de yaşadıkları ya da yaşayamadıkları hayata rağmen iletişimi kesmeyip birbirlerine destek olmaları ve zamanla geliştirdikleri arkadaşlıkları sayesinde hayata bağlanabilmeleri konusunda. Kitabımız elektiriğe alerjisi olan, Oliver'ın mektubuyla başlıyor. Bu mektupla Ollie ilk defa yazmaya başladığı mektup arkadaşına ve bizlere ufak ufak bilgiler verirken hem kendini tanıtıyor hem de asıl konuya gelmeden önce otobiyografisiyle bizi kitaba çekiyor. Ollie nin elektrik alerjisi öyle iki kızarıklık yapıp sadece kaşındıran şeylerden değil, elektronik hemen her şeyin renklerini görüyor ve bunlardan birine maruz kalırsa nöbetler geçiriyor bu yüzden doğumundan beri annesiyle birlikte ormanın içinde bir kulübede diğer insanlardan ve şehirden soyutlanmış bir halde yaşıyorlar. Kendini kitaplara adamış bir çocuk. Sonrasındaysa sıra Ollie'nin mektup arkadaşı ve görünüşte soğuk bir Alman izlenimi veren Moritz'in mektubuna geçiyor. Moritz daha farklı çünkü gözleri olmadan doğmasına rağmen kör değil. Daredevil gibi anlayacağınız, sesler sayesinde görüyor. Ve bu yüzden geçmişte birçok araştırmaya tabi tutulmuş. Bilimkurgu kısmı salatadaki fazla tuz gibi (bu nasıl tabirse🤷‍️) olmuş rahatsız etti, bir de cevapsız kalan soruların olması.. Liz karakterini bir türlü sevemem de kitap boyunca sinir olduğum noktalardan. Pardon sevememem değil, yazarımızın Ollie gibi iyi bir çocuğun karşısına, hayatına rağmen ya da hayatından dolayı, tek arkadaş olarak Liz gibi bencil ve uyuz birisini çıkarması... Ama kitap boyunca beni asıl mutlu edip hayran bırakan şey, ikisinin de hiç görüşüp tanışmasalar bile ve belki de asla tanışamayacakları ihtimaline rağmen yine de birbirleriyle yüzyüze tanışmış onca insandan daha fazla arkadaş olup birbirlerini aydınlığa çıkarmaları oldu. Arada sırada birbirlerini sert eleştirip kavga etseler de ne olursa olsun yazmayı kesmemeleri, birbirlerine açık olup yardım etmeleri ve sonunda, aralarındaki o kadar mesafeye rağmen, gerçek birer dosta dönüşmelerini okumak gerçekten de keyif vericiydi. Edit.tekrar okudum da çok dağınık bir inceleme olmuş idare ediverin 🤷‍️
Benimle Asla Tanışamayacaksın
Benimle Asla TanışamayacaksınLeah Thomas · Novella Dinamik · 2016718 okunma
·
585 görüntüleme
LEON  18/81 okurunun profil resmi
Keşke şimdide mektup arkadaşlığı olsaydı😢
Menekşe okurunun profil resmi
Bi an bende istedm ama sonra düşündüm de üşenirim ya :)
Bu yorum görüntülenemiyor
LEON  18/81 okurunun profil resmi
E-posta laşmak lazım😛😛😛
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.