Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

- Tülsü'yü ilk görüşüm gerçekle düş arası bir olay. Çünkü Tül sü'yü ilk görüşümü, babamın söylediklerinden anımsayabiliyorum. O zaman dört-beş yaşımda filan olmalıyım. Bir akşam üstüydü. Babamla, bir arkadaşının dükkânı önünde oturuyorduk. Bozuk kaldırımlı bir yokuştaydı dükkân. Önümüzden bir kız geçti, ya da geçmiş... Uzun saçlı, on dört-on beş yaşında bir kız, ya da bir kızmış.. Ben birden "işte bu kızla evleneceğim!" dedim, ya da demişim. Babam bu olayı o denli çok yineledi ki, onun anlatmalarından, olay gözümde sonradan gerçekleşti, kız da somut bir varlık oldu. Babam anlata anlata, anımsamadığım olayı yaşamış gibi oldum. İşte Tülsü o zaman gördüğüm kızdır. - Öyleyse şimdi seksenini aşmış olmalı... -Neden? - Siz dört-beş yaşınızdayken o on beşinde olduğuna göre... - Tülsü yaşlanmıyor ki... - Sonra gördünüz demek? - Hep onu arayıp duruyorum. Benim başka niçin bu kentte olduğumu sanıyorsunuz? Dünyanın bilmediğim bir yerinde, bilme diğim bir adreste yaşayan, beni bekleyen bilmediğim bir kadındır Tülsü.
Sayfa 21
··
3 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.