Bu ana kadar sessiz kalan, şehirden topladığı hikâyeleri akşamları eve, sevdiği kadına getiren sünepe hikâye kahramanım geldi ve, “Abi,” dedi, “beni bir yere gönderme, burada kalayım. Yalnız bir ricam daha var.”
“Söyle,” dedim.
“Bir şekilde beni tel cambazı yap abi,” dedi. “Telin tam ortalarında bir yerde iken, nasıl yürüneceğini unutan bir cambaz olayım. Orada öyle, gece gündüz takılayım.”
“Emin misin?”
Cevap vermedi. Üstelemedim.