Demek oluyor ki, tasavvuf her şeyden önce, kelam gibi
felsefi-teolojik bir spekülasyon değildir; ne Freudçu anlamda
bir düş yorumudur, ne de modern anlamda bir teozofi.
Tasavvuf en başta bir iç deneydir, bir yaşama ve
davranma biçimidir. "Derinliklere yapılan bir kutsal ziyaret"
kadar, "yüksekliklere duyulan bir isteği" de ifade
eder. Terimlerdeki bu karşıtlık bilinçlerdeki ikili hareketi
belirler: Kendi iç çölüne çekilme ve Tanrı'nın varlığının
ışıdığı bir yalnızlık; vecde gelerek kendinden çıkıp Tanrı'ya
yönelme.
sufilik,jean chevalier