Pulitzer ödüllü bu kitap hakkında söylenecek o kadar çok şey var ki.
Aslında başlangıçta umduğumu bulamadım. "Hani kitabın konusu siyahi bir adamın davasıyla alakalıydı" diye diye söylenerek okumaya devam ettim. İyi ki de devam etmişim. Evet siyahi birinin davası da vardı. Ama kitabın konusu sadece budur diyemem.
Kitaptaki olay örgüsü Scout adındaki küçük bir kızın bakış açısıyla anlatılıyor. Diğer kahramanımız ise Scout'un babası, avukat Atticus. Aslında bu karakter gerçekten etkileyiciydi. Çocuklarına karşı olan bakış açısı, gerçekçi yaklaşımı, doğru söylemleri. Ayrıca evde nasılsa iş hayatında da öyle olan bir adam. Bu yüzden de herkes tarafından sevilen bir avukattır Atticus. Fakat siyahi birinin davasını üstlenince işler karışıyor. Bu durumdan çocukları da çok etkileniyor. Çünkü mahalleli bu davadan dolayı hem Atticus'a hem de çocuklara aşırı baskı uyguluyor. Siyahi bir kişinin beyaz bir adam karşısında ne kadar şansı olabilirdi ki.
Tüm bu olaylardan sonra kitabın sonu önemli derslerle dolu.
Okuduğum en iyi kitaplardan biriydi. Herkese keyifli okumalar dilerim.