"......Ondan sonra Abdülhamid meselesi artık iki tarafın hararetli bir tonda tartıştığı, sevenler ve karşı olanların saflarını belirlediği bir Ulu Hakan-Kızıl Sultan tartışmasına dönüşür....."
".............Daha çok ideolojik temellendirmeler, hatta karşı tarafa tarih üzerinden yöneltilmiş silahlardır bunlar. Bir başka deyişle herkez kendi konumunu II.Abdülhamid üzerinden temellendirme telaşındadır....."
Yukarıdaki satırlar kitabın 129-130. sayfalarından alınmıştır. (1.Baskı)
Mustafa Armağan'ın kendi tespitinden yola çıkarak "Ulu Hakan" tarafında olduğu ve bunu ispata çalıştığı aşikar. Ancak özellikle 99. sayfada yer alan
Nişancılığı başlığı altında "Silah kullanmakta pek mahirdi. Nişan alarak kendi ismini yazar, havaya attığı madalyaları kurşunla ortasından delerdi." tespiti bana çok fazla zorlama geldi.
Yine bence doğal yada normal olarak yorumlanabilecek bazı olaylar yazar tarafından bir büyüklük olarak aktarılmış.
II.Abdülhamid Han'ı seven birisi olsamda kitap "Ulu Hakan" penceresinden yazılmış subjektif bir eser ve korkarım bu nedenle inandırıcılığını kaybedebilir.