Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

İskelette yaş ve cinsiyet tayini nasıl yapılır?
Araştırmacıların birçoğu hesaplanan fiziksel yaşın kronolojik yaşa yaklaşık eşit olduğunu kabul etmektedir. Ancak çevresel, besinsel etkiler ve hastalık kaynaklı stresler, gerçek yaşı maskeleyebilmektedir. Ancak diş yapısı bu etkilenmelere daha dirençli olduğu için, yaş tayinlerinde diş sürme yaşlarına göre daha güvenilirdirler. Diş sürme aşamaları ise yaklaşık 15 yaşına kadar güvenilirdir. Üçüncü azı dişlerinin sürme yaşlan ise yaşa göre çeşitlilik gösterdiğinden çok tercih edilir bir gösterge olarak kabul edilmez. Dişten yaş tayini, rahim içi hayatın erken aşamalarından, 20'li yaşlara kadar mümkündür. Bu amaçla, aylara ve yıllara göre süt/daimi dişlerin olgunlaşma ve sürme aşamalarını gösteren tablolardan faydalanılmaktadır. Yaş tayininde kullanılan bir diğer değişken, kemik büyümesidir. Kıkırdak yapıdan kemikleşme, kemiğin olgunlaşıp, büyümesi ve nihayetinde eklem kapaklarının ana kemiğe kaynaşarak büyümenin durması aşamaları izlenir. Tüm uzun kemikler, kürekkemiği, köprücükkemiği, leğenkemiği ve omurla da bu süreç gözlenir. Uzun kemiklerde kemik gövdesi ve eklem kapaklan ayrı ayn büyür ve kemik uçları kapaklarla buluşup kaynaştığında büyüme durur, işte her uzun kemikte bu kaynaşma farklı yaşlarda başlar ve tamamlanır. Yaklaşık 12 yaşından 25 yaşına kadar süren bu kaynaşmadan sonra artık kemik uzunlamasına büyümez. Kafatasım meydana getiren kemiklerin birbirleriyle yan yana gelip kaynaşma aşamalarından ela yaş hesaplamak olasıdır. Kemiklerin kaynaşmadan önceki görünümleri bir dikiş izini andırır, kemikler kaynaştıkça bu dikiş izi belirsizleşir ve ilerleyen yaşla birlikte kaybolur. Bu izler kafatasının hem dış hem de iç yüzeyinde görülebilir. Ancak iç yüzeydekileri gözlemlemek oldukça zordur. Tümüyle açık olan dikişler bireyin 36 ve çoğunlukla 27 yaşından küçük, tümüyle kaynaşmış dikişler ise 26 yaşından büyük olduğunu gösterir. Son araştırmalar, dikişlerin kapanma yaşlarında görülen büyük çeşitlilik nedeniyle, bunun daha az güvenilir bir teknik olduğunu göstermiştir. Leğenkemiğinde bulunan pubic kemiklerinin birbirleriyle birleşme yüzeyleri yaşlandırmada çok kullanılan ve tercih edilen bir yöntemdir. Pubic yüzeyler özellikle 18 yaşından sonra değişime uğrar ve faklı morfolojiler gösterir. Genç bireylerde, bu yüzeylerden birbirine paralel oluklar bulunurken, yaş ilerledikçe bu oluklar düzleşir, yüzey genişler ve yeni kemik oluşumları görülür. Değişimler için 6 farklı aşama belirlenmiştir (France, 2003: 221-222). Kadın ve erkeklerde farklı aşamalar gözlendiğinden, cinsiyet ayrımı yapılarak karşılaştırma yoluna gidilir. Pubic kemik yüzeyinden yapılan yaş tayinlerinin 50 yaşın üzerindeki bireylerde yetersiz kalması ve kafatası dikişlerinden yapılan yaşlandırmada dikişlerin kaynaşma sürelerinin kişiden kişiye farklı, geniş bir yaş aralığı vermesi, kaburgadan (costal) yapılan yaşlandırma yöntemini ön plana çıkartmıştır. Kaburgadan yapılan yaş tayininde kaburgaların sternuma ya da karına bakan uçları ve tercihen 4. kaburgalar kullanılır. Burada da yine yaşa bağlı deformasyonların farklı aşamaları söz konusudur. Kaburganın kenarları "v" biçiminden "u"ya dönüşür ve derinleşir. Pürtüklü eklem yüzeyi derinleşerek gözenekli ve daha sonra da keskin ve düzensiz çıkıntı kemiklerin bulunduğu bir görünüm kazanır. Bu yöntemde şimdilik topluluklar ve ırk grupları arasında bir fark gözlenmediği için uygulanabilir ve güvenilir bir yöntem olarak kabul edilmektedir.
Sayfa 58 - Bilim ve Gelecek Kitaplığı
·
7 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.