Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

254 syf.
9/10 puan verdi
Ben bu kitabı çok sevdim, öylesine çok. ‘’Mümin, müminin aynasıdır’’ hadisiyle başlayan kitap; Peygamber dostlarınının aynalarında Asrı Saadet’e götürüyor okuyucuyu. İtiraf etmem gerekirse önyargılı başladım okumaya, zira İslami bir kitabı edebi kişiliğiyle yazabilmek birikim gerektirir derken… Ali Ural’ın latif kişiliği ve naif kaleminden dinlemek gönlümü öyle bir süsledi ki, kendi aynasında yansıttığı sahabe sahneleri öylesine güzeldi ki. Ben hayatımda ilk defa Asr’ı Saadet’e böylesine özlem duydum, eksik hissetim kendimi. Bilmiyordum… Efendimiz (asm) öldükten sonra ezan okumaya çalışırken yığılıp kalan HZ. Bilal’in seneler sonra Medine’ye geldiğinde, bir daha ezan okumamak adına kendine söz verdiği halde, Peygamber torunlarının hatrını kıramayıp yıllar sonra ilk defa ezan okuduğunda, Resulullah’ın mübarek kabrinden kalkıp yeniden aralarına katıldığını hayal ederek özlemle koşarcasına mescide gelen Medinelilerin gözyaşlarını bilmiyordum. Ben hayatımda hiç ezanı böyle dinlemedim, hasretle… O'nu hayal ederek... Bilmiyordum.... Efendimiz'in (SAV) torunları Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin'e ‘’ iki reyhanem’’ diyerek iltifatta bulunduğunu ( reyhanem= çiçek demeti). Haddimi aşmaktan korkarak, sünnettir diye de ümit ederek oğullarıma -iki reyhanem- diye sesleniyorum artık. ''Zalimlerle birlikte yaşamak da zulüm değil mi?'' diyen Hz. Hüseyin'i okuyorum defalarca. Peygamber'in en sevgilileri zulümle imtihan edilmişken, ahirzaman zulümlerine isyanımı susturuyorum artık teslimiyetle. Bilmiyordum..... Hakikati bulmak adına diyar diyar gezip, oradan oraya köle diye satılan Selmanı Farisi'yi.. Artık her selam verdiğimde birilerine, aklıma gelip kendisine de selamlar gönderdiğim, İslamın selamını ilk veren Ebu Zer'in ifadesiyle '' Vallahi hepiniz dünyaya sarıldınız'' hitabını okurken; hakikatin bir zerresi için bile terkemediğim uykularım geliyor aklıma... Bilmiyordum.... Efendimiz'in ''gözüm'' dediği Hz. Ömer'in Rabb'inden yumuşaklık istediğini duasında, Efendimiz'in öldükten sonra kendisini yıkamasını vasiyet ettiği mübareğin HZ. Ali olduğunu... Bilmiyordum.... Cihad emri geldiğinde bahanesi olmadığı halde erteliyor da Nebi'nin ardından gitmeyi, kendisiyle elli gün boyunca kimseler konuşmuyor sonra. Yeryüzü bütün genişliğine rağmen yüreğine dar gelen o güzelim sahabe - Kab. b Malik- , dosdoğru cevaplıyor Efendimiz'i '' Hiç bir bahanem yoktu'' diyor teslimiyetle.. Doğruluğun yolunda, yalana tenezzül etmeyen sahabenin ayetle müjdelendiği- ''Üstüme güneş doğan günlerin en güzeli '' - dediği günü hayal ediyorum, Allah yolunda ürettiğim bin bir bahanenin arasında ben de. Bilmiyordum... En ciddi savaş meydanlarında dahi şakalarıyla Efendimiz'i güldüren, en neşeli sahabe Nuayman b. Amr'ın HZ. Ali ve Muaviye olaylarından sonra bir daha gülmediğini... Mescid-i Nebevi'de Efendimiz'in şairi Hassan b. Sabit'e şiirlerini okuması için minber kurdurduğunu, hakikatin tercümanı olan şiirlerin güzelliğini... Bilmiyordum... Bir zamanlar Mekke'nin en zengin ailesinin biricik oğluyken, şehit edildiğinde üzerini örtecek kefen bulunamayan Musab b. Umeyr'in hırkasını başına çekip, ayaklarının otlarla örtüldüğünü... Bilmiyordum ben...
Peygamber'in Aynaları
Peygamber'in AynalarıA. Ali Ural · Şule Yayınları · 20222,400 okunma
··
1.881 görüntüleme
Ayhan Cılız okurunun profil resmi
Bu kitabı nasıl okuyabilirim indirmem mi gerekiyor
Zeyneb Öztürk okurunun profil resmi
Pdf si yok muhtemel, ben netten sipariş etmiştim.
Ügö okurunun profil resmi
Kitaba henuz başladım ama yazdıklarınız beni o kadar çok etkiledi ki şimdi çok daha farklı bir yerde bu kitap benim için.. Allah razı olsun..
Bu yorum görüntülenemiyor
24 öğeden 21 ile 24 arasındakiler gösteriliyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.