Seçim olgusunu abartmamak gerekir. Çünkü, her şeyden önce halkın unutma yeteneği sınırsızdır: gerçekte seçmenler yöneticileri genellikle son altı aylık siyasetleriyle yargılarlar; bu durum, Fransa gibi meclislerini beş yılda bir yenileyen bir ülkede yöneticilere dört buçuk yıllık bir özgürlük dönemi sağlar. İkinci olarak, halkın aynı zamanda çok çabuk kanması, yönetenlere iyi bir propaganda ile birçok şeyi halka kabul ettirme olanağı verir. Nihayet seçmenler demagojiye çok duyarlıdırlar, halk, hükümetin haksızlıklarını eğer azınlıklara karşı yapıldıysa kolayca bağışlarlar.