Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

368 syf.
1/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Herkese merhabalar. Ben yine saçmalığıyla bana enerji veren, içindeki redaksiyon hatalarıyla eğlendiren bir kitap yorumuyla gelmiş bulunuyorum. 2018 bitiyordu ama bazen çilemiz bitmiyordu. Herkesin çok sevdiği, beğendiği bir kitapla daha Büşra anlaşamıyordu. (Araya sıkıştıralım, kitabımızın soundtrackını oluşturdum: İkinizi de sevdim ve Yıldız Tilbe'den iki kadın bir adam.) Kitabı anlamayı, saçmalıklarını görmezden gelmeyi ve tuhaflıklarını kabul etmeyi çok denedim. Ama bir yerden sonra bende ipler koptu. Yok arkadaş, anlamıyor, sevmiyor ve beğenmiyorum. Karar verilmiştir! Gelsin taşlar... Ne yazık ki yorumum bir parça spoiler içeriyor olacak. Neden kitabı sevmediğimi anlamanız için bu şart. Yine de ipucu istemeyenleri, buradan sonrasını okumaması için uyarmış olayım. Char, yirmili yaşlarını yaşamakta olan bir genç kadın. (Kitabın Türkçe edisyonundaki saçma kapak bize sanki liseli bir kızın hayatıyla ilgili bir şeyler okuyacakmışız izlenimi verse de -ya da bana- şükür ki karakterlerimiz 16 yaşında değil. Yeeey!) Yaşadığı bir travma sonrası kendisi arafta kalan ölü ruhları görmeye başlamıştır ve gerek ailesi, gerekse arkadaş çevresi ona sırtını dönmekte hiç tereddüt etmemiştir. 6 yıldır hayatını ölülere yardım ederek geçirmekte, kafayı yemeye bir hayli yakın bir çizgide hayatını sürdürmektedir. Bir gün ona ihtiyacı olan Ike adında bir ölüyle tanışır ve bir anlaşma yaparlar. Ike "öbür tarafa" geçmesi için ikiz kardeşi George'un toparlanmasına ihtiyaç duyuyordur. Char ona yardım ederse o da kızımıza başını sokacak bir çatı, para kazanacak bir iş bulma konusunda yardımcı olacaktır. Anlaşma yapılır, mühürlenir ve işleme konulur. Olaylardan bize ne? Ben size kitabı sevmeme sebebimi anlatacağım. Ike, kızımıza aşık olmuştur. Ölü oğlan, bildiniz. Ve kızımız da ölü oğlana aşık olmuştur. Aşk bu ya, olur böyle şeyler. Şey etmeyelim. Ve kızımızın aşk anlayışı, bittabi, birinin yakışıklı olmasını yeterli bulacak seviyededir. Tesadüf bu ya, George da ikizi ile aynı görünüme sahiptir. Bilin bakalım kızımız ne hisseder? Ona da aşıktır, yaşayan oğlana. Ve bittabii oğlan da ona. Aynı zamanda bir yakışıklı gördüğü an kendini kaybeden kızımız bir ara hafiften, ucundan iki kardeşin kankası Sniper'a göz dikmiş, vazgeçmiş ve George'un yasak aşk yaşadığı çalışanı Misty'nin yavuklusu Roger'ı da epeyce çekici bulup ne olmuş canım diye atarlanmıştır da. Tüm bu sözde aşk karmaşası arasında birkaç yerde ben yerlere mi yatsam, kafamı duvara mı sürtsem diye çok düşündüm ve kararsızlığı ile gündeme gelen bir insan olarak çözümü yorum yazmakta buldum. Bir yerde kızımız, kadınların kendini değerli hissedebilmek için erkek ilgisine ihtiyaç duyduğundan dem vurmaktadır. Büşra da hayalinde onun kafasını, ne kadar değerli olduğunu hissetsin diye duvara vurmaktadır. Bu arada yazar bu çoklu aşk sendromuna sürekli olarak karakterlerin ağzından atarlanmaktadır. Ike der ki belki kimse Char'ı anlamıyor ama ne olmuş? Ben anlıyorum. Sevdiğim kadın kalbine iki adam koyacaksa bunun ikizim olmasıyla gurur duyarım. Ve George, azıcık ucundan kıskansam da Char'ı anlıyorum, eğer onu bir adamla paylaşmam gerekseydi bu Ike olurdu. Kardeşlik, kalleş- ay pardon, paylaşmaktır; diyerek bize değerli bir öğüt sunmaktadır. Oğlanların ana babası dahi bu normalliği sorgulatan aşk üçgenine karşı saygı doludur; zira yetiştirdikleri iki oğlanı aynı anda sevmemek mümkün müdür? Kim seçim yapabilir ki onlar arasında? Ah ne tatlı. Kızımız da başta içten içe utanç içindedir ve yazarın satır aralarına yedirdiği terapilerle bu utancı yenip aşkını haykırır: İkinizi de seviyorum. İkinizi farklı şekillerde seviyorum. Hem merak etmeyin, ikiniz hayatta olsaydınız kimi seçsem yav diye başınızı ağrıtmaz çekip giderdim. Aşığım size kardeşler; gibi nidalarla zırlamaktadır. Bolca ağlayan, ailesinden hayatın sillesini görmüş bu kızımıza içimizin acıması ve ona aferin kızım, arkandayız dememiz beklenmektedir ama bir Büşra bunu reddeder. Yemezler güzelim. Kitabımıza dair iplerin koptuğu yere gelmiş bulunuyoruz. Hazır mısınız? Çünkü buraya kadar olan cidden göz devirmek dışında tepki vermediğim değersiz ayrıntılardı. Kitabımızın sonunda sevgili Char şöyle düşünür: George, ben ve Ike ileride öbür tarafta bir araya gelip tamamlanacağız. Ve mutlu son. Yazar, yazarın sevenleri ve kitabın sevenleri size saygım sonsuz olmakla birlikte şunu belirtmek istiyorum: Hayatımda bu kadar hastalıklı çok az düşünceye şahit oldum ki şahit olduklarımın bir çoğu bu kitapta barınıyor. Allah herkese akıl fikir versin diyor, yorumuma son veriyorum.
Ben Ölürsem
Ben ÖlürsemB. N. Toler · Novella Dinamik · 2018280 okunma
·
386 görüntüleme
Buse Aktaş okurunun profil resmi
Senin kötü yorumlarını okumaya bayılıyorum. Sen içindeki öfkeyi kustukça ben rahatlıyorum bir enerji doluyor içime :D
allthebrightstories okurunun profil resmi
Bunu çoktan sık duyuyor olmam üzüyor :(
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.