Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Zayıf bir kişiliğe sahip Süleyman Çelebi, babasının mirasını kendi asası altında birleştirmek için ne kadar çaba göstermek zorunda kalsa da, bazı Hristiyan güçler de kendilerini toparlamaya; hatta bazıları doğunun fethi için hazırlık bile yapmaya fırsat buldular. Süleyman Çelebi, yıllarca Anadolu eyaletlerini kazanmak için çaba gösterecekti; Avrupa’da çok güzel eyaletleri olmasına rağmen, kalbi yine de Anadolu’da idi. Osmanlı’nın başlangıcı idi Anadolu; ulusal dayanağı, doğal bağlantıları, varlığının kaynağı, en kutsal gelenekleri; hepsi orada idi. Anadoluda bir ayak büyüklüğünde toprağa sahip olmayan bir Osmanlı Devleti imkânsızdı, kökünden koparılmış, yabancı topraklar üzerinde kurumaya mahkum bir daldı. Süleyman Çelebi’nin kendisi de olmasa, danışmanları, özellikle de Peter Zeno’nun haklı olarak kendisi tarafından koruma altına alınan şehzâdenin devletinde “vazgeçilmez adam” dediği yaşlı ve tecrübeli Ali Paşa, bu kaçınılmaz gerekliliği hissediyordu. Murad ve Bâyezid’in savaşçıları anavatan toprakları olan çok sevdikleri Anadolu’yu özlüyorlardı.
·
4 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.